İstanbul, her zaman sanatçılar için ilham perisinin en cömert davrandığı şehirlerden biri olmuştur. Bu kez de Yunan müzisyen Dimitris Skyllas, Boğaz'ın büyüsüne kapılarak 'İstanbul Bestesi' adını verdiği bir şaheserle karşımıza çıktı. Eser, dinleyenleri adeta bir zaman tünelinden geçirerek İstanbul'un tarihi dokusuyla buluşturuyor.
Skyllas, besteyi oluştururken İstanbul'un sokaklarında geçirdiği günlerden etkilendiğini söylüyor. "Her köşesinde ayrı bir hikaye saklı bu şehir, beni öyle bir sardı ki... Notalar kendiliğinden döküldü." diyor. Bestenin içinde hem geleneksel Türk müziği enstrümanlarının sesleri, hem de modern aranjmanlar ustalıkla harmanlanmış.
Dinleyicilerden Yoğun İlgi
Eser yayınlandığı andan itibaren müzik platformlarında trend listelerine girdi. Sosyal medyada ise dinleyicilerin yorumları birbirinden renkli: "Boğaz'da martı sesleriyle dinlenir!", "Gözlerim kapalı dinliyorum, kendimi Sultanahmet'te hissediyorum." gibi paylaşımlar dikkat çekiyor.
Kültürler arası bir köprü niteliğindeki bu beste, özellikle de iki ülke arasındaki sanatsal etkileşime dikkat çekiyor. Skyllas, "Müzik evrensel bir dil. İstanbul da bu dilin en güzel konuşulduğu yerlerden biri." diyerek projenin arkasındaki felsefeyi özetliyor.
Peki Ya Sonra?
Müzisyen, İstanbul'a olan bu tutkusunun devamının geleceğinin sinyallerini veriyor. "Belki de bir sonraki albümümü bu şehre adayacağım... Kim bilir?" diye ekliyor gözlerinde bir ışıltıyla. Biz de bu güzel projeyi yakından takip etmeye devam edeceğiz.
