Mevsim Geçişlerinde Hasta Olmamak İçin 7 Altın Kural! Bağışıklığınızı Güçlendirin
Mevsim Geçişinde Bağışıklığı Güçlü Tutmanın 7 Yolu

Tam da şu günlerde, bir ilik bir dışarı derken ne giyeceğimizi şaşırdığımız o meşhur mevsim geçişleri kapıda. Hani şu sabah üşüyüp öğlen terlediğimiz, bir gün güneşli ertesi gün yağmurlu günler. İşte bu dönemlerde vücudumuz da ne yapacağını şaşırıyor doğrusu.

Bağışıklık sistemimiz ise -inanın bana- tam bir roller coaster yaşıyor. Bir yukarı bir aşağı. Peki ne yapmalı da bu dönemi hasta olmadan atlatmalı?

Su İçmeyi Unutmayın - Evet, Ciddiyim!

Biliyorum, her yerde söyleniyor ama gerçekten önemli. Su içmek vücudunuzun temizlik görevlisi gibi. Toksinleri atıyor, metabolizmayı hızlandırıyor. Üstelik soğuk havalarda içimiz ısınmıyor diye su ihtiyacımız azalmıyor, bunu unutmayalım.

Günde 2-2.5 litre su içmeyi hedefleyin. Çay, kahve su yerine geçmiyor maalesef - hatta bazen tam tersi etki yapıyor.

Renkli Beslenin, Doğanın Eczanesinden Faydalanın

Market raflarındaki o rengarenk sebze ve meyveler sadece göze hitap etmiyor. Her renk farklı bir vitamin, farklı bir antioksidan demek. Koyu yeşil yapraklılar, kırmızılar, turuncular... Hepsi bağışıklık sisteminize farklı katkılar sağlıyor.

Portakal, mandalina, kivi gibi C vitamini deposu meyveler bu dönemin gerçek süper kahramanları. Ama unutmayın, meyveleri mevsiminde tüketmek en doğrusu.

Uyku Kalitenize Özen Gösterin

Gece ikiye kadar telefonda kaydırmak ya da o son bölümü izlemek cazip gelebilir ama vücudunuz buna bayılmıyor. Kaliteli uyku, bağışıklık sisteminizin en büyük dostu.

7-8 saatlik deliksiz bir uyku, vücudunuzun kendini tamir etmesi için altın değerinde. Üstelik ertesi günkü enerjiniz de buna bağlı.

Stres Yönetimi - Zor Ama Gerekli

Stres, bağışıklık sisteminizin en büyük düşmanlarından biri. Günlük hayatın koşuşturması içinde stresi tamamen yok edemeyiz belki ama yönetmeyi öğrenebiliriz.

Kısa yürüyüşler, derin nefes egzersizleri, sevdiğiniz bir müzik dinlemek... Küçük molalar büyük fark yaratıyor.

Hareket Edin Ama Aşırıya Kaçmayın

Egzersiz yapmak harika ama aşırıya kaçmak tam tersi etki yapabiliyor. Orta düzeyde, düzenli fiziksel aktivite bağışıklık sisteminizi güçlendiriyor.

Her gün 30 dakika tempolu yürüyüş bile yeterli olabilir. Merdiven kullanmak, kısa mesafelere araba yerine yürümek gibi küçük değişikliklerle başlayabilirsiniz.

Probiyotikleri Unutmayın

Bağırsaklarımız ikinci beynimiz deniliyor - boşuna değil. Probiyotikler bağırsak sağlığınızı dolayısıyla bağışıklık sisteminizi destekliyor.

Yoğurt, kefir, turşu gibi fermente gıdalar doğal probiyotik kaynakları. Tabii her şeyde olduğu gibi aşırıya kaçmamak kaydıyla.

Ellerinizi Yıkayın - Basit Ama Etkili

Pandemi döneminde öğrendiğimiz en değerli alışkanlıklardan biri. Elleri düzenli ve doğru şekilde yıkamak, mikropların yayılmasını engellemede en etkili yöntemlerden biri.

Özellikle toplu taşıma kullanıyorsanız, dışarıdan eve geldiğinizde mutlaka ellerinizi yıkayın.

Son olarak şunu söyleyebilirim ki, bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak aslında bir bütün. Tek bir sihirli formül yok, birçok küçük ama önemli adımdan oluşuyor. Kendinize iyi bakın, vücudunuzu dinleyin ve bu mevsim geçişlerini sağlıkla atlatın.