Sonbaharda Hasta Olmamanın 5 Sırrı: Tabaklarınızı Böyle Hazırlayın
Sonbaharda hasta olmamanın sırrı tabakta

Sonbahar mevsimiyle birlikte havaların serinlemesi ve günlerin kısalması, vücudumuzu hastalıklara karşı daha savunmasız hale getiriyor. Bu dönemde bağışıklık sistemimiz ekstra desteğe ihtiyaç duyarken, uzmanlar doğru beslenmenin hastalıklardan korunmada en etkili yöntemlerden biri olduğunu vurguluyor.

Bağışıklığın Temel Taşları: Vitamin ve Mineraller

Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğçe Arabalı, bağışıklık sisteminin sağlıklı çalışabilmesi için belirli vitamin ve minerallerin düzenli olarak alınması gerektiğini belirtiyor. C vitamininin serbest radikallerle savaşarak bağışıklık hücrelerini koruduğunu ifade eden Arabalı, nar, portakal, kivi, brokoli ve kırmızı biberin sonbahar sofralarında mutlaka bulunması gerektiğini söylüyor.

Güneşin azaldığı aylarda en çok eksikliği görülen D vitamininin ise haftada 2-3 kez balık tüketimi, yumurta sarısı ve gerekirse takviyelerle desteklenmesi öneriliyor. Arabalı, çinko ve demirin de enfeksiyonlara karşı savaşan akyuvarların etkinliğini artırdığını, bu nedenle kırmızı et, kabak çekirdeği ve kuru baklagillerin düzenli tüketilmesi gerektiğini vurguluyor.

Doğal Savunma: Baharatlar ve Fermente Gıdalar

Zencefil, zerdeçal ve karabiber üçlüsünün antienflamatuar etkileri sayesinde solunum yollarını koruduğunu ve vücut direncini artırdığını kaydeden Arabalı, sarımsağın ise "allicin" bileşiği sayesinde doğal bir antibiyotik görevi gördüğünü belirtiyor.

Sağlıklı bağışıklığın sağlıklı bağırsaktan geçtiğini söyleyen uzman, yoğurt, turşu ve kombucha gibi fermente gıdaların bağırsak florasını desteklediğini ifade ediyor. Bu gıdaların düzenli tüketiminin bağışıklık sistemi üzerinde olumlu etkileri olduğu biliniyor.

Renkli Tabaklar, Güçlü Bağışıklık

Sonbaharın antioksidan açısından zengin sebze ve meyveler sunduğunu belirten Arabalı, "Renkli tabak kuralı çok önemlidir; tabağınızda ne kadar farklı renk varsa, o kadar fazla antioksidan alırsınız" diyor.

Balkabağı, pancar, havuç ve ıspanak gibi sebzelerin A vitamini ve beta karoten içerikleriyle hücre yenilenmesini desteklediğini aktaran Arabalı, elma, nar ve armut gibi meyvelerin ise lif bakımından zengin olduğunu söylüyor.

Bitki Çayları ile İçten Isının

Havaların soğumasıyla birlikte ıhlamur, zencefil, adaçayı ve kuşburnu çaylarının günlük rutine eklenebileceğini belirten Arabalı, bu çayların hem bağışıklığı desteklediğini hem de vücudu ısıttığını ifade ediyor. Ancak fazla tüketimin bazı ilaçlarla etkileşime girebileceği konusunda uyararak ölçülü içilmesi gerektiğini vurguluyor.

Bağışıklık sistemini güçlendirmeye hastalandıktan sonra değil, mevsim geçişinden önce başlamak gerektiğinin altını çizen Arabalı, "Unutmayın, en güçlü ilaç tabakta başlar. Yeterli su tüketimi, kaliteli uyku, stres yönetimi ve düzenli egzersizle vücudumuz doğanın değişen temposuna kolayca uyum sağlar" diyerek sözlerini tamamlıyor.