Kim derdi ki çocuklarımızın gelecekteki başarısı, şu an oynadıkları oyunlarda gizli olacak? Gerçek şu ki, sosyal zekânın temelleri sandığımızdan çok daha erken atılıyor. Ve işin en güzel yanı, bu öğrenme süreci aslında oldukça doğal ve eğlenceli bir şekilde ilerliyor.
Çocuklar için sosyal becerileri kazanmak, tıpkı yürümeyi öğrenmek gibi bir süreç aslında. Önce emekliyorlar, sonra tutunuyorlar ve nihayet kendi başlarına yürümeye başlıyorlar. Peki bu yolculukta onlara nasıl rehberlik edeceğiz?
Küçük Beyinler, Büyük Duygular
Aslında her şey o küçük park ziyaretlerinde başlıyor. O kum havuzundaki oyuncak kovası için verilen mücadele, paylaşmanın ilk dersi oluyor çoğu zaman. "Benim oyuncağım" diye tutturduğu anlarda, aslında minik yüreğiyle büyük bir sınav veriyor çocuk.
Uzmanlar diyor ki - ki bence de haklılar - çocuklar en iyi kendi aralarında öğreniyorlar. Yetişkin müdahalesi olmadan, kendi kurallarını koydukları o küçük dünyalarında... Oyun grupları, kreşler, parklar - işte buralar onların sosyal laboratuvarları adeta.
Empati: Öğretilemez, Yaşanır
Şunu söylemeden geçemeyeceğim: Empati kurmayı anlatmakla öğretemezsiniz. Bu, tıpkı bisiklete binmek gibi - deneyimleyerek öğrenilen bir şey. Çocuk, arkadaşı ağladığında ona sarılmayı, oyuncağını vermeyi, sırasını beklemeyi ancak yaşayarak öğreniyor.
Ve işte size altın değerinde bir bilgi: Bu sosyal öğrenme süreci, çocuğun akademik başarısını bile etkiliyor. Evet, yanlış duymadınız! Sosyal becerileri güçlü çocuklar, okul hayatında da daha başarılı oluyorlar. Çünkü iletişim kurabilmek, takım çalışması yapabilmek - bunlar sadece oyun alanında değil, sınıfta da gerekli beceriler.
Peki Nerede Başlıyor Her Şey?
Aslında cevap çok basit: Her yerde! Mahalledeki oyun grubunda, akraba ziyaretlerinde, hatta markette sıra beklerken bile... Önemli olan, çocuğa bu fırsatları sunmak ve biraz da geri çekilip izlemek.
Unutmayın ki her paylaşım, her "sen de oyna" cümlesi, aslında minik bir sosyal zeka tuğlası. Ve bu tuğlalar, zamanla sağlam bir temel oluşturuyor. Belki de çocuğumuzun gelecekteki mutluluğu, şu anki oyunlarına bağlı - kim bilir?
Son bir not: Bazen en iyi öğretmen, diğer çocuklardır. Onları bir araya getirin ve sihri kendilerinin yaratmasına izin verin. Göreceksiniz, harikalar yaratacaklar.
