İnanılır gibi değil. Gerçekten. Ünlü televizyoncu Nihal Candan'ın başına gelenler, sağlık sistemimizdeki acı gerçekleri bir kez daha gözler önüne seriyor. Babası Prof. Dr. Hakan Candan, kızının yaşadığı o travmatik olayı anlatırken hâlâ sesindeki titremeyi gizleyemiyor.
Olay şöyle gelişmiş: Nihal Candan, diyabet krizi nedeniyle acilen hastaneye kaldırılıyor. Durumu ciddi. Doktorlar hemen serum takılması gerektiğini söylüyorlar ama sonra... Sonrası tam bir kabus.
"İçinde Şeker Var" Gerekçesiyle Reddedilen Serum
Prof. Dr. Candan'ın anlattıklarına göre, hastane çalışanları Nihal Candan'ın diyabet hastası olduğunu öğrenir öğrenmez, adeta bir panik yaşamışlar. "Serumda şeker var" diyerek tedaviyi reddetmeye kalkmışlar. Bu nasıl bir tıbbi cehalettir Allah aşkına?
Hakan Candan, o anları anlatırken "İnanamadım" diyor. "Yılların eğitimli sağlık çalışanları, diyabet hastasına serum verilmeyeceğini mi sanıyor? Bu kadar basit bir tıbbi bilgiden bile yoksunlar mı?"
Babanın Çığlığı: "Kızımın Hayatı Riske Atıldı!"
Ortalık karışmış tabii. Prof. Dr. Candan, duruma müdahale etmek zorunda kalmış. "Ben babasıyım, aynı zamanda bu işin eğitimini almış bir hekimim" diye çıkışmış görevlilere. "Diyabet hastası olmak serum olamayacağınız anlamına gelmiyor. Tam aksine, bazen şekerli serumlar bile verilebiliyor!"
Neyse ki sonunda durumu düzeltmişler ama o panik anları Nihal Candan'ın durumunu daha da kötüleştirmiş. İnsan düşünmeden edemiyor: Acaba tıbbi bilgisi olmayan başka hastalar böyle durumlarda ne yapıyor?
Sağlık Sisteminde Alarm Zilleri
Bu olay aslında çok daha büyük bir soruna işaret ediyor. Temel tıbbi bilgiden yoksun sağlık çalışanları, hastaların hayatını riske atıyor. Diyabet gibi yaygın bir hastalığın bile doğru şekilde yönetilememesi, içler acısı bir durum.
Prof. Dr. Candan'ın söylediği gibi: "Eğitim şart. Sürekli güncellenen tıbbi bilgiye ulaşmak ve bunu doğru uygulamak şart." Aksi takdirde, Nihal Candan'ın başına gelenler sıradan vakalar haline gelebilir. Ve bir sonraki sefer, belki de her şey için çok geç olabilir.
Bu yaşananlar, hepimizin sağlık sistemimizdeki açıkları tekrar düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Ünlü ya da değil, her hasta en iyi tedaviyi alma hakkına sahip. Ve hiç kimse, temel tıbbi hatalar yüzünden hayatını riske atmamalı.
