O an her şey o kadar hızlı oldu ki... Antalya'da sıradan bir akşam yemeği, bir anda kabusa dönüştü. Masada keyifle yemek yerken, küçük bir zeytin tanesinin nefes borusuna kaçmasıyla hayatı bir anda tehlikeye girdi.
Nefes alamıyordu. Çığlık atacak hali bile yoktu - boğazını sıkıp duran o küçük ama ölümcül engel yüzünden. Yüzü morarmaya başladı, gözlerinde panik ve çaresizlik vardı. Ailesi ne yapacağını şaşırmıştı, o anda herkes donup kalmıştı sanki.
Doktor Devreye Giriyor
Neyse ki orada tam da bu tür durumlar için eğitimli bir doktor vardı. Dr. Mehmet Yılmaz, olayı görür görmez harekete geçti. "Heimlich manevrası" diye düşündü kendi kendine - teoride bildiği ama pratikte ilk kez uygulayacağı bir teknikti bu.
Kadının arkasına geçti, ellerini göğüs kafesinin hemen altına kilitledi. Bir, iki, üç... Her hamlede daha fazla güç uyguluyordu. Dakikalar değil, saniyeler içinde sonuç alması gerekiyordu. Beyninden şimşek gibi geçti: "Oksijen yetersizliği kalıcı hasara yol açabilir."
Hayat Kurtaran An
Sonra oldu. Dördüncü hamlede, küçük zeytin tanesi adeta bir mermi gibi fırladı dışarı. Kadın derin bir nefes aldı - hayatının en güzel nefesiydi bu herhalde. Yüzündeki morluk yerini yavaş yavaş normale bırakıyordu.
Dr. Yılmaz'ın yüzündeki gergin ifade yerini rahatlamaya bıraktı. "İşte bu" dedi, "Tam zamanında." Aslında her doktor için en büyük ödül, bir hayatı kurtarmaktı - ve o gün bu ödülü almıştı.
Peki Heimlich Manevrası Nedir?
Bu teknik, 1974'te Dr. Henry Heimlich tarafından geliştirilmiş. Temel prensip aslında basit: Diyaframı ani ve güçlü bir şekilde yukarı iterek akciğerlerdeki havayı dışarı çıkarmak. Bu sayede nefes borusundaki tıkanıklık da dışarı fırlatılıyor.
Ama dikkat! Bu manevrayı uygularken:
- Kesinlikle doğru pozisyonu almalısınız
- Çok fazla güç uygulamaktan kaçınmalısınız
- Küçük çocuklarda farklı teknikler kullanılmalı
- Bilinç kaybı durumunda hemen 112'yi aramalısınız
Dr. Yılmaz, bu olaydan sonra şunu söylüyor: "İnsanlar ilk yardım eğitimi almanın önemini ancak böyle anlıyor. O gün orada olmasaydım, sonuç çok farklı olabilirdi."
Kadın ise artık yemek yerken çok daha dikkatli olduğunu belirtiyor. "Hayatımın en korkunç birkaç dakikasıydı" diyor, "Ama şanslıydım ki doğru kişi doğru zamanda oradaydı."
Bu olay bize şunu bir kez daha hatırlattı: Hayat bazen en beklenmedik anlarda sürprizler yapabiliyor. Ve en sıradan görünen şeyler -küçük bir zeytin tanesi gibi- bile büyük tehlikelere yol açabiliyor. İlk yardım bilmek ise bazen bir hayat kurtarıcı olabiliyor.