Uyku Hakkında Doğru Bilinen 10 Yanlış: Fazla Uyku Neden Yorgun Hissettirir?
Uyku Hakkında Doğru Bilinen 10 Yanlış

Sabaha kadar uyumanıza rağmen gün boyu kendinizi yorgun ve bitkin mi hissediyorsunuz? Belki de sorun, uyku hakkında doğru olduğuna inandığınız yanlış bilgilerde yatıyor. "Çok uyursam dinç olurum", "Vücut az uykuya alışır" gibi cümleler günlük hayatta sıkça duyulsa da, bu iddiaların pek çoğu bilimsel gerçeklerle örtüşmüyor. Uykuyla ilgili yanlış alışkanlıklar, hem zihinsel hem de bedensel sağlığı olumsuz etkileyerek kronik hastalık riskini artırabiliyor. Habertürk'ün 04 Aralık 2025 tarihli haberinde derlenen, uyku hakkında en yaygın 10 yanlışı ve doğrularını sizin için yeniden ele aldık.

Fazla Uyku Neden Daha Çok Uyku İsteği Yaratır?

Uzun saatler uyumanıza rağmen gün içinde sersemlik ve halsizlik yaşamanız bir tesadüf değil. Alışılagelmiş düzenin üzerinde, özellikle 9 saati aşan uyku süreleri, biyolojik saati bozarak baş ağrısı, dikkat dağınıklığı ve yorgunluğa yol açabiliyor. Ayrıca, sürekli olarak fazla uyuma isteği, depresyon, uyku apnesi veya diğer kronik rahatsızlıkların bir göstergesi olabilir. Bu nedenle, sadece ne kadar uyuduğunuza değil, uykunuzun kalitesine ve gündüz nasıl hissettiğinize odaklanmak gerekiyor.

Vücut Az Uykuya Gerçekten Alışır Mı?

"Az uykuya alışkınım" demek, en tehlikeli uyku efsanelerinden biridir. Beyin ve vücut, kronik uykusuzluğa asla tam anlamıyla uyum sağlamaz. Siz farkında olmasanız da, dikkat, hafıza, tepki süresi ve karar verme becerileriniz sessizce geriler. Yetişkinler için sağlıklı kabul edilen ortalama uyku süresi hala 7 ila 9 saat arasındadır ve bu sürenin altına uzun süreli düşmek, gece-gündüz dengesini bozar.

Yaşlanınca Daha Az Uykuya İhtiyaç Duyarız İnancı Doğru Mu?

"Yaşlandıkça uyku ihtiyacı azalır" düşüncesi bir diğer yaygın yanılgıdır. İleri yaşlarda azalan şey uyku ihtiyacı değil, uykuyu kesintisiz sürdürebilme ve derin uyku evrelerine geçebilme yeteneğidir. Yaşlı bireyler, çoğunlukla uyku bozuklukları, ağrı, ilaç kullanımı veya kronik hastalıklar nedeniyle daha az uyurlar. Sonuç olarak, onlar da gençler kadar kaliteli ve yeterli uykuya ihtiyaç duyarlar.

Horlama Masum Bir Ses Değil, Uyarı İşareti Olabilir

"Horluyorsam derin uyuyorum" inancı riskli bir düşüncedir. Şiddetli ve düzensiz horlama, özellikle nefes durmaları eşlik ediyorsa, uyku apnesinin önemli bir belirtisi olabilir. Tedavi edilmeyen uyku apnesi, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon, gündüz aşırı uyku hali ve hatta iş kazalarına varan ciddi sonuçlar doğurabilir. Horlamayı sadece rahatsız edici bir ses olarak görmek büyük bir hata olacaktır.

Uyku Hakkında En Sık Duyulan 10 Yanlış İnanış

İşte toplumda sıkça kabul gören ancak bilimsel olarak doğru olmayan uyku mitleri:

  • Ne kadar çok uyursam o kadar dinç olurum.
  • Vücut az uykuya zamanla alışır, zarar görmez.
  • Yaşlandıkça 5–6 saat uyku yeterlidir.
  • Hafta içi az uyur, hafta sonu "uykuyu depolarım".
  • Alkol uyku kalitesini artırır.
  • Beyin uykuda neredeyse tamamen kapanır.
  • Horlama sadece rahatsız edici bir sestir, sağlık sorunu değildir.
  • Uyuyamazsam yatakta dönüp durmak en iyisidir.
  • Gündüz kısa bir uyku gece uykusunu mutlaka bozar.
  • Önemli olan sadece toplam süredir, uykunun kalitesi o kadar da önemli değildir.

Bu bilgiler, Sleep Foundation, National Library of Medicine ve Sleep Health Foundation gibi güvenilir kaynaklardan derlenmiştir. Sağlıklı bir yaşam için, uyku konusundaki kulaktan dolma bilgiler yerine, bilimsel gerçeklere dayalı alışkanlıklar edinmek büyük önem taşımaktadır.