Kim derdi ki sabahımızın vazgeçilmezi, o mis kokulu fincanlar aslında kalbimizin en güvenilir koruyucusu olacak? İnanması güç ama gerçek: düzenli kahve tüketimi kalp sağlığı için tam bir kalkan görevi görüyor.
Son araştırmalar öyle şeyler söylüyor ki... Günde üç fincan kahve içenlerin kalp hastalıklarına yakalanma riski, içmeyenlere göre ciddi oranda düşüyormuş. Tabii şekersiz ve kremasız olmak kaydıyla!
Peki Nasıl Oluyor Bu İş?
Aslında mekanizma oldukça karmaşık. Kahvenin içindeki antioksidanlar ve biyoaktif bileşenler, damarlarımızda adeta küçük temizlik ekipleri gibi çalışıyor. Enflamasyonu azaltıyor, kan akışını düzenliyor ve oksidatif stresle savaşıyorlar. Yani her yudumda kalbinize küçük bir iyilik yapıyorsunuz.
Şaşırdınız değil mi? Eskiden kahvenin zararlı olduğu söylenirdi. Ama işin aslı öyle değilmiş meğerse.
Miktar Çok Önemli!
Her şeyin fazlası zarar derler ya, kahve için de bu geçerli. Araştırmalar günde 3-4 fincanın ideal olduğunu gösteriyor. Ama dikkat! Bu siyah kahve için geçerli. İçine bolca şeker, krema koyarsanız faydadan çok zarar getirir.
- Sabah bir fincan: Güne enerjik başlamak için
- Öğleden sonra bir fincan: Gün ortası dinçliği
- Akşamüstü bir fincan: Keyif molası
Tabii akşam geç saatlerde içmek uykunuzu kaçırabilir, ona göre.
Hangi Kahve Daha Faydalı?
Bu konuda uzmanların görüşü oldukça net: Türk kahvesi, filtre kahve, espresso... Hepsi faydalı! Önemli olan kaliteli çekirdeklerden yapılmış olması ve doğru şekilde demlenmesi.
Şahsen ben her gün bir fincan Türk kahvesi içmeden duramam. O köpüğünün keyfi bir başka oluyor. Siz hangisini tercih ediyorsunuz?
Son bir not: Eğer ciddi bir kalp rahatsızlığınız varsa veya hamileyseniz, doktorunuza danışmadan kahve tüketimini artırmayın derim. Her bünye farklı tepki verebilir çünkü.
Demek ki sevgili kahve, sadece keyif vermekle kalmıyor, kalbimizi de koruyormuş. Bir fincan daha içmek için şimdi tam zamanı!