Boynunuzda, tiroid bezinizin hemen arkasında saklanmış dört küçük bez düşünün. Adeta birer nohut tanesi kadar küçükler ama işlevleri o kadar büyük ki... İşte bu paratiroid bezleri, vücudunuzun kalsiyum dengesini yönetmekten sorumlu. Ve maalesef bazen sessiz sedasız bozulup ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyorlar.
Uzmanların son uyarıları gerçekten dikkat çekici: "Bu bezlerle ilgili sorunlar genellikle sinsi ilerliyor" diyorlar. Kan kalsiyum seviyeleriniz normalin üzerine çıkıyor mesela - ki bu hiç de hafife alınacak bir durum değil. Kemiklerinizde ağrılar başlıyor, kendinizi sürekli yorgun hissediyorsunuz, hatta böbreklerinizde taş oluşumuyla karşı karşıya kalabiliyorsunuz.
Peki Ne Yapmalı?
Aslında çözüm basit: Düzenli kontrol! Özellikle ailenizde benzer şikayetleri olan varsa veya nedensiz kemik ağrıları yaşıyorsanız, bir an önce harekete geçmelisiniz. Kan testleriyle kalsiyum ve parathormon seviyelerinizi ölçtürmek, ilk adım olarak yeterli olabilir.
Şöyle düşünün: Vücudunuzdaki bu küçük bezler adeta bir termostat gibi çalışıyor. Kalsiyum seviyeniz düştüğünde parathormon salgılayarak kemiklerden kalsiyum çekiyorlar. Ama bu sistem bozulduğunda? İşte o zaman vücudunuzda gereksiz yere kalsiyum birikmeye başlıyor.
Belirtileri Ciddiye Alın
- Sebepsiz yorgunluk ve halsizlik hissi
- Kemiklerde ağrı ve hassasiyet
- Sık sık böbrek taşı oluşumu
- Kas krampları ve güçsüzlük
- İştah kaybı ve bulantı
- Konsantrasyon güçlüğü
Bu şikayetlerden birkaçını yaşıyorsanız, belki de vücudunuz size bir mesaj vermeye çalışıyordur. Görmezden gelmek yerine, bir endokrinoloji uzmanına danışmak en akıllıca hareket olacaktır.
Unutmayın, erken teşhis her zaman en iyi tedavidir. Paratiroid bezlerinizle ilgili olası bir sorunu erkenden fark etmek, ileride çok daha ciddi problemlerle uğraşmaktan sizi kurtarabilir. Sağlığınızı ertelemeyin - çünkü o, hayatınızın en değerli hazinesi.
