Tam da herkesin ona ne oldu diye merakla beklediği bir anda, sosyal medyanın sevilen yüzü Sibil Çetinkaya'dan beklenen açıklama nihayet geldi. Koronavirüsle olan kişisel savaşını tüm samimiyetiyle paylaşan Çetinkaya, "Buradayım ve uzun bir süre daha burada olacağım" diyerek sevenlerine adeta umut aşıladı.
Aslında durum hiç de kolay değildi onun için. Kimi günler yataktan çıkamayacak kadar bitkin hissettiğini itiraf ediyor - ki bu, o enerji dolu halini bilenler için gerçekten şaşırtıcıydı. Ateş, öksürük, o meşhur tat ve koku kaybı... Hepsi tek tek kapısını çalmıştı. Fakat işin ilginç yanı, tüm bu zorluklar onu daha da güçlendirmişe benziyor.
"Her Şey Yolunda" Demek Yetmezdi
Düşünsenize, bir anda hayatınız duruyor ve ne olacağını bilemiyorsunuz. İşte Sibil de tam bu duygularla boğuşmuş. "İnsan en çok bilinmeyenden korkuyor" diyor ve ekliyor: "Ama zamanla anlıyorsunuz ki bedeniniz sizinle konuşuyor, onu dinlemek gerekiyor."
Peki tedavi süreci nasıl geçti? Aslında standart bir yol izlemişler - bol bol dinlenme, sıvı tüketimi ve doktor kontrolü. Fakat Çetinkaya'nın vurguladığı önemli nokta şu: "Herkesin deneyimi farklı, benimkini merak edenlere anlatmak istedim."
Sosyal Medyadan Umut Mesajı
Takipçilerinden gelen mesajların iyileşme sürecinde nasıl da motive edici olduğunu anlatırken sesi bile değişiyor sanki. "Bazen yabancı birinden gelen 'geçmiş olsun' mesajı, ilaç kadar etkili olabiliyor" diye itiraf ediyor. Bu süreçte sosyal medyanın gücünü bir kez daha görmüş.
Şimdi? Yavaş yavaş normale dönüş başlamış. Kendini daha iyi hissettiğini söylüyor ama temkinli olmaya devam ediyor. "Sanki hayata yeniden başlıyormuşsun gibi" diye tarif ediyor bu duyguyu. Her küçük iyileşme belirtisi, minik bir zafer gibi geliyormuş.
Pes Etmek Yok!
Belki de en çarpıcı kısmı şu: "Hayat bize ne zaman ne getirecek hiç belli olmuyor. Önemli olan, zor zamanlarda bile mücadele ruhunu kaybetmemek." Bu sözler, onun sadece fiziksel değil duygusal olarak da ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.
Son olarak takipçilerine şu mesajı veriyor: "Sağlık her şeyden önce gelir. Kendinize iyi bakın, sevdiklerinize iyi bakın. Ve unutmayın - biz buradayız, hep burada olacağız!"
Bu açıklamalar, sadece bir fenomenin sağlık durumu hakkında bilgi vermekten çok daha fazlası aslında. İnsanın zor zamanlarda bile nasıl direnç gösterebileceğinin canlı bir kanıtı.
