
Tam 102 yıl geçti ama hâlâ konuşuluyor. Lozan Antlaşması, Türkiye'nin kaderini değiştiren o anlaşma, şimdi yepyeni bir bakış açısıyla ele alınıyor. Hafıza'nın son bölümü, adeta tarihin karanlık koridorlarında unutulmuş detayları gün ışığına çıkarıyor.
Kim derdi ki, aradan bir asırdan fazla zaman geçecek ve biz hâlâ bu antlaşmanın sırlarını konuşuyor olacağız? Belgesel, resmi tarihin ötesine geçerek, belki de hiç duymadığınız hikayeleri anlatıyor. Öyle sıradan detaylar değil, ülkenin geleceğini şekillendiren o kritik anlar...
Sandıklarda Kalan Belgeler İlk Kez Görücüye Çıkıyor
Arşivlerin tozlu raflarında bekleyen belgeler, ilk kez bu kadar net bir şekilde paylaşılıyor. Kimi sayfaların üzerinde hâlâ mürekkep lekeleri duruyor – sanki dün yazılmış gibi. Peki bu belgeler neden şimdiye kadar saklandı? Cevap, belgeselin en çarpıcı bölümlerinden birinde yatıyor olabilir.
O dönemin diplomatlarından kalan kişisel notlar, antlaşmanın perde arkasını anlatıyor. Masada verilen tavizler, kazanılan zaferler ve aslında hiç bilmediğimiz pazarlıklar... Hepsi bir bir ortaya seriliyor.
Tarih Kitaplarında Yazmayanlar
Okullarda öğretilenlerin çok ötesinde bir Lozan portresi çiziliyor bu bölümde. Mesela, o meşhur maddenin aslında nasıl farklı yorumlandığını biliyor musunuz? Ya da İsmet İnönü'nün o kritik anda neden birkaç saniye tereddüt ettiğini?
Belgeselin yapımcıları, tam 3 yıl boyunca arşivleri taramış. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden toplanan belgeler, ilk kez bir araya getirilmiş. Sonuç? Tarihe bakış açınızı değiştirecek nitelikte.
İşin ilginç yanı, bazı detayların bu kadar uzun süre nasıl gizli kaldığı. Sanki birileri bilinçli olarak unutturmak istemiş gibi... Neyse ki Hafıza ekibi, bu sis perdesini aralamayı başarmış.