Fransa'nın başkenti Paris'te siyasi gerilim tavan yaptı. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Filistin meselesine dair son açıklamaları, ülkenin siyasi arenasını adeta ikiye böldü. Sol kanat bu hamleyi "cesur bir adım" diye nitelerken, sağcılar "diplomatik ihanet" ifadelerini kullanmaktan çekinmedi.
Olayın fitilini ateşleyen, Macron'un geçtiğimiz günlerde yaptığı bir basın toplantısı oldu. Kendine has üslubuyla konuşan lider, "Filistin halkının haklarının tanınması gerektiği" yönündeki sözleriyle kısa sürede tartışmaların odağına yerleşti. Kimilerine göre bu, uluslararası arenada dengeleri değiştirebilecek nitelikte bir açıklamaydı.
Sol Partilerden Alkış Yağdı
Fransa Sol Parti sözcüsü Jean-Luc Mélenchon, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda "Nihayet!" diye yazarken, Yeşiller Partisi lideri Marine Tondelier de "Tarihi bir dönüm noktası" yorumunu yaptı. Sol muhalefetin genel havası, Macron'un bu hamlesini uzun zamandır bekledikleri bir adım olarak görmeleri yönünde.
Ancak işin iç yüzüne bakıldığında, durum pek de öyle basit değil. Bazı analistlere göre bu hamle, önümüzdeki yerel seçimler öncesinde sol seçmene yönelik stratejik bir manevra olabilir. "Siyasetin kılı kırk yaran hesapları" diye tanımlıyorlar bu durumu.
Sağ Kanat Ateş Püskürüyor
Öte yandan, sağ kanat tam anlamıyla çılgına dönmüş durumda. Cumhuriyetçiler Partisi lideri Éric Ciotti, basına verdiği demeçte "Fransa'nın çıkarlarına ihanet" ifadelerini kullanırken, aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi'nden Marine Le Pen daha da sert bir dil benimsedi: "Macron, terörizme yeşil ışık yakıyor!"
Sağ basın da aynı minval üzere. Le Figaro gazetesinin manşeti "Macron'un tehlikeli oyunu" şeklindeyken, Valeurs Actuelles dergisi "Cumhurbaşkanı mı, yoksa kukla mı?" sorusunu gündeme getirdi.
Ortadoğu'da Yeni Dengeler
Uzmanlara göre bu gelişme, yalnızca Fransa'nın iç politikasını değil, Ortadoğu'daki güç dengelerini de etkileyebilir. Sorbonne Üniversitesi'nden siyaset bilimci Prof. Alain Duclos, "Filistin meselesinde Batı'nın tutumu her zaman hassas bir denge üzerine kuruluydu. Macron'un bu hamlesi, bu dengeyi altüst edebilir" diyor.
Peki ya halk ne düşünüyor? Anketlere göre Fransızların %47'si bu kararı desteklerken, %43'ü karşı çıkıyor. Geriye kalan %10'luk kesim ise "Karışık duygular" ifadesini kullanmayı tercih ediyor.
Bir de şu var: Macron'un bu hamlesi, ABD ve İsrail'den nasıl bir tepki alacak? Diplomatik çevreler, Washington ve Tel Aviv'in henüz resmi bir açıklama yapmadığını, ancak "gergin bekleyişin" sürdüğünü belirtiyor.
Sonuç olarak, Fransa'da siyasi hava oldukça elektrikli. Macron'un bu hamlesi, önümüzdeki günlerde hem iç hem de dış politikada yeni tartışmalara yol açacak gibi görünüyor. Kim bilir, belki de bu karar, Avrupa siyasetinde yeni bir dönemin başlangıcı olarak tarihe geçecek...
