İran'dan Çarpıcı Açıklama: 'Uranyum Zenginleştirme Hakkımız, Kimse Buna Karşı Çıkamaz!'
İran: Uranyum zenginleştirme hakkımız

İran'ın nükleer programıyla ilgili tartışmalar yeniden alevlenirken, Dışişleri Bakan Yardımcısı Ali Bagheri Kani'den dikkat çeken bir açıklama geldi. Bagheri Kani, uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin ülkenin en doğal hakkı olduğunu belirterek, "Hiçbir güç bu hakkımızı elimizden alamaz" dedi.

Konuşmasında uluslararası topluma adeta meydan okuyan İranlı yetkili, "Bizim için önemli olan, nükleer enerjinin barışçıl amaçlarla kullanımıdır. Ancak bunun yolu da uranyum zenginleştirmeden geçiyor" ifadelerini kullandı.

Batı'nın Çifte Standardına Sert Tepki

Bagheri Kani, Batılı ülkelerin nükleer silahlanma konusundaki ikiyüzlü politikalarını da eleştirdi. "Bir yanda nükleer silah stoklayan ülkeler, diğer yanda bize ambargo uyguluyorlar" diyen yetkili, bu durumu "tam bir çifte standart" olarak nitelendirdi.

İran'ın son dönemde artan uranyum zenginleştirme faaliyetleri, uluslararası camiada endişeyle takip ediliyor. Uzmanlar, ülkenin %60 seviyesinde zenginleştirilmiş uranyum stokladığını belirtiyor - ki bu, nükleer silah üretimi için kritik eşiğin çok yakınında.

Diplomasi Yolları Tükeniyor mu?

2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmanın (JCPOA) çökmesinin ardından İran, adım adım nükleer programını hızlandırdı. Viyana'da sürdürülen müzakerelerden sonuç alınamaması, Tahran yönetimini daha sert adımlar atmaya itti gibi görünüyor.

Bazı analistlere göre İran, Batı'ya karşı elini güçlendirmek için bilinçli bir strateji izliyor. "Uranyum kartını ustalıkla oynuyorlar" diyen bir bölge uzmanı, "Ancak bu tehlikeli bir oyun. Sınırı aştıklarında geri dönüş zor olabilir" uyarısında bulunuyor.

Peki ya sonra? İran'ın bu hamleleri bölgede yeni bir gerginlik dalgasına yol açar mı? Yoksa taraflar sonunda masaya oturup anlaşmaya varabilir mi? Şimdilik tek kesin olan şey, nükleer krizin çözümünün eskisinden daha uzak göründüğü.