IEA Başkanı Birol Uyardı: Kritik Minerallerde Kriz Kapıda
Kritik minerallerde kriz uyarısı: Çin hakimiyeti alarmı

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol, küresel enerji güvenliği açısından en büyük tehdidin kritik mineraller alanında yoğunlaştığını duyurdu. Birol, 1970'lerde yaşanan petrol krizine benzer bir 'kritik mineraller krizinin' ilk sinyallerinin gelmeye başladığı konusunda uyarıda bulundu.

Enerji Güvenliğinin Altın Kuralı: Çeşitlilik

IEA Başkanı, enerji güvenliğinin bir numaralı kuralının çeşitlendirme olduğunu vurguladı. Fatih Birol, "Bir ülkeye, kaynağa veya ticaret yoluna bağımlı olmak her zaman büyük risk oluşturur" diyerek mevcut durumun endişe verici boyutlarına dikkat çekti.

Birol'un açıklamalarına göre, kritik mineral tedarikinde çeşitlilik yerine konsantrasyon görülüyor. Bu durum sadece enerji sektörünü değil, sanayi, yapay zeka ve savunma teknolojileri dahil birçok sektörü tehdit ediyor.

Çin'in Kritik Mineral Hakimiyeti

Uluslararası Enerji Ajansı'nın verileri, durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor:

  • 20 stratejik mineralin 19'unun rafine süreçlerinde Çin hakimiyeti bulunuyor
  • Nadir toprak elementlerinin rafinajının %91'i Çin'de gerçekleştiriliyor
  • Yüksek saflıktaki silisyumun %95'ini Çin rafine ediyor
  • Rafine bakır üretiminde %44 pazar payına sahip

Birol, bu yıl nisanda Çin'in nadir toprak elementleri ihracatına sınır getirmesinin dünya otomobil sektöründe büyük paniğe yol açtığını hatırlattı. Kararın birkaç hafta sonra geri çekilmesine rağmen, kritik minerallerdeki tek ülke hakimiyetinin ne kadar riskli olduğunu gösterdi.

Küresel Çeşitlendirme Çabaları ve Beklentiler

Bu tehlikeli konsantrasyonu fark eden ülkeler harekete geçti. ABD, Avrupa, Malezya, Hindistan, Avustralya ve Kanada gibi birçok ülke çeşitlendirme sağlamak için projeler geliştiriyor.

Ancak Birol'un verdiği bilgiye göre, tüm bu projeler 10 yıl içinde gecikmesiz tamamlansa bile Çin'in %91'lik hakimiyeti ancak %75 seviyesine inebilecek. Bu da Çin'in hala muazzam bir paya sahip olacağı anlamına geliyor.

Kasım 2025 itibarıyla, 20 kritik mineralin yarısından fazlası ihracat kontrollerine tabi tutuluyor. Giderek yaygınlaşan yapay zeka teknolojileri ise hem elektrik talebini hem de kritik minerallere yönelik talebi artırıyor.

Fatih Birol, son olarak kritik minerallerde şu an tedarik kesintisi yaşanmasa bile, herhangi bir ülkenin elinde bu yönde bir koz bulunmasının, o ülkeye ekonomiden dış politikaya kadar önemli avantajlar sağlayabileceğini sözlerine ekledi.