
Nihayet! Tayland'ın siyasi labirentinde aylardır kaybolan ülke, sonunda bir çıkış yolu buldu. Srettha Thavisin ismi, artık resmen başbakan olarak tarihe geçti. Meclisteki oylama, adeta bir nefes alma anıydı herkes için.
Aslında hiç kolay olmadı bu süreç. Mayıs ayındaki seçimlerin üzerinden tam üç uzun ay geçti. Hani derler ya, 'siyasette bir gün çok uzundur', burada aylar sürdü her şey. Pheu Thai Partisi'nin liderliğinde kurulan koalisyon, 11 partiyi aynı çatı altında toplamayı başardı. Bu, Tayland siyaseti için oldukça geniş bir yelpaze aslında.
Ekonomi Ön Plana Çıkıyor
Thavisin'in ilk konuşması, beklenildiği gibi ekonomiye odaklandı. Eski bir iş insanı olması, onun bu alandaki iddiasını daha da güçlendiriyor. 'Halkın refahını artırmak' ifadesi, konuşmasının bel kemiğiydi adeta. Ama işte, sözlerin pratiğe dökülmesi her zaman daha zordur.
Koalisyon protokolünde imzası bulunan partiler, hükümete destek sözü verdi. Fakat siyasette sözler bazen rüzgâr gibi geçicidir. Muhalefette ise ilginç bir isim var: Move Forward Partisi. Seçimlerden birinci çıkmalarına rağmen, koalisyon kurmakta zorlanınca hükümet dışı kaldılar.
Kraliyet Onayı ve Yemin Töreni
Resmi Gazete'de yayınlanan karar, her şeyin yolunda gittiğinin bir göstergesi. Kral Maha Vajiralongkorn'un onayı, bu sürecin en kritik adımlarından biriydi. Bangkok'taki bir tapınakta düzenlenen yemin töreni ise, Tayland'a özgü o geleneksel ve modern arasındaki dengeyi yansıtıyordu.
Hükümetin önünde, hiç de küçümsenmeyecek zorluklar var. Ekonomik durgunluk, enflasyon, halkın artan beklentileri... Thavisin ve ekibinin bu engelleri aşmak için yeterince yaratıcı olup olamayacağını ise zaman gösterecek. Siyaset, bazen satranç oynamak gibidir; her hamle, bir sonrakini etkiler.