Gazze'de durum gerçekten içler acısı. Her geçen gün yeni bir trajediyle uyanıyor dünya - ama kimse gerçekten harekete geçmiyor gibi görünüyor.
İsrail'in son dönemdeki operasyonları, adeta bir insanlık krizine dönüşmüş durumda. Bildiğiniz gibi, ateşkes anlaşmaları var ama kağıt üzerinde kalıyor sanki. Tam 80 kez! Evet, yanlış duymadınız - seksen farklı şekilde ve zamanda ihlal edilmiş resmi ateşkes kuralları.
Her Katliam İçin Yeni Bir Bahane
İşin en can sıkıcı yanı şu: Her saldırı için farklı bir gerekçe sunuyorlar. Bazen 'güvenlik', bazen 'terörle mücadele', bazen de... Aslında hiç inandırıcı olmayan açıklamalar.
Uluslararası topluma gelince - ah, o meşhur 'uluslararası toplum' - tepkiler genellikle cılız kalıyor. Kınama mesajları, diplomatik notlar... Sanki hayatlar değil, satranç taşları söz konusuymuş gibi.
Sayılarla Yaşanan Dram
- Ateşkes ihlali: 80 kez
- Sivil kayıplar: Her gün artıyor
- Uluslararası tepki: Yetersiz
- İnsani durum: Giderek kötüleşiyor
Gerçek şu ki, Gazze'de yaşananlar sadece bir 'çatışma'dan çok daha fazlası. Adeta modern zamanların en büyük insanlık trajedilerinden biri yaşanıyor orada. Ve dünya... Dünya seyrediyor.
Peki ne yapılmalı? Bence artık sadece diplomatik tepkiler yetmiyor. Daha güçlü, daha etkili adımlar gerekli. Ama kim atacak bu adımları? İşte o kısmı belirsiz.
Gazze'deki her evin, her sokağın hikayesi var aslında. Kayıp hayaller, yarım kalan hayatlar... Ve en acısı, bu trajedi bitmek bilmiyor. Her gün yeni bir bahane, yeni bir katliam.
Belki de en zoru, insanların artık bu haberlere alışmaya başlaması. Normalmiş gibi gelmesi. Oysa hiçbir şey normal değil Gazze'de. Ve asla normalleşmemeli.
