Gazze'nin o küçücük yürekleri, Akdeniz'in mavi sularında belirecek o tekneleri görmek için sabırsızlanıyor. Sanki Noel Baba'nın gelişini bekler gibi—ama bu gerçek, çok daha acil bir ihtiyacın hikayesi.
"Bize kıyafet ve yiyecek getirecekler!" diye heyecanla anlatıyor küçük Ahmed. Gözlerindeki o parıltı, belki de aylardır görmediği bir umut ışığı. İnsan ister istemez düşünüyor: Bizim çocukların oyuncak beklediği yaşta, onlar temel ihtiyaçlar için dua ediyor.
Direnişin Sembolü: Sumud
Sumud—Arapça'da 'direnme', 'dayanıklılık' demek. İsmi bile hikayenin özünü anlatmaya yetiyor aslında. Bu filo sadece fiziksel yardım taşımıyor; aynı zamanda bir direniş meselesi, uluslararası dayanışmanın somut ifadesi.
Filistinli çocuklar için bekleyiş bitmek bilmiyor. Her sabah uyandıklarında aynı soru: "Bugün gelecekler mi?" diye. Bu bekleyiş öyle sıradan bir beklenti değil—hayatta kalma mücadelesinin ta kendisi.
Uluslararası Toplum Ne Yapıyor?
Dünyanın dört bir yanından aktivistler, insan hakları savunucuları ve sıradan vatandaşlar bu projeye destek veriyor. Kimi cebindeki son kuruşu bağışlıyor, kimi sosyal medyada ses olmaya çalışıyor. Ortak noktaları: Gazze'deki insanlık dramına seyirci kalmak istememeleri.
Aslında durup düşününce, bu filo sadece yardım taşımıyor. Aynı zamanda dünyaya şu mesajı veriyor: "Siz ne yaparsanız yapın, biz insanlığımızı kaybetmedik!"
Gazze'de yaşamak—kelimelerle anlatılması güç bir deneyim. Elektrik kesintileri, temiz su sıkıntısı, ilaç yokluğu... Ve tüm bunların ortasında çocuklar, hâlâ gülmeyi, oynamayı, umut etmeyi biliyor. İnsanın içini acıtan bir direniş bu.
Çocuk Gözüyle Umut
12 yaşındaki Leyla, filonun gelişini bir çizim defterine resmetmiş. Mavi denizde renkli tekneler, gülen yüzler, paketler içinde yardımlar... Çocuk hayali işte—savaşın bile silemediği masumiyet.
"En çok ne istiyorsun?" diye sorduğumda tereddütsüz cevap veriyor: "Normal bir hayat." Ne kadar basit, değil mi? Ama Gazze için en büyük lüks bu.
Sumud Filosu'nun yolculuğu hiç de kolay değil. Uluslararası sular, diplomatik engeller, güvenlik endişeleri... Tüm bu zorluklara rağmen yola çıkıyorlar. Neden mi? Çünkü orada, bir avuç toprak parçasında, onları bekleyen binlerce çocuk var.
Belki de en çarpıcı olanı: Bu çocuklar dünyanın geri kafının unuttuğu insanlık dersini bize yeniden hatırlatıyor. Dayanışmayı, direnci, umudu...
Sumud Filosu sadece bir yardım gemisi değil—insanlığın test edildiği bir sembol. Ve Gazze'nin çocukları, bu testten alnının akıyla çıkıyor. Geriye kalan soru şu: Biz ne yapacağız?