Fransa'da siyaset yine hareketli günler geçiriyor. Muhalefet partileri, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a adeta rest çekerek oldukça dikkat çekici bir çağrıda bulundu. Neredeyse herkesi şaşırtan bu talep, uluslararası sularda faaliyet gösteren 'Küresel Dayanışma Filosu'na yönelik koruma garantisi istiyor.
Aslında bu durum, Fransa'nın dış politikasındaki bazı tartışmalı kararların doğal bir sonucu gibi görünüyor. Muhalefet sözcüleri, "Artık lafla peynir gemisi yürümez" dercesine somut adımlar bekliyor.
Muhalefetin Sert Çıkışının Arkasındaki Gerçekler
Olayın temelinde, son dönemde artan uluslararası gerilimler yatıyor. Muhalefet partileri, filonun güvenliğinin Fransa'nın küresel prestiji açısından hayati önem taşıdığını vurguluyor. Hatta bazı milletvekilleri, "Bu filo korunmazsa, Fransa'nın uluslararası arenadaki itibarı ciddi yara alır" uyarısında bulunuyor.
Öte yandan, hükümet yetkililerinin konuya yaklaşımı ise oldukça temkinli. Sanki ateşle oynuyorlarmış gibi, her adımı dikkatle atıyorlar. Bu durum, muhalefetin eleştiri oklarını daha da keskinleştiriyor.
Diplomatik Kriz Kapıda mı?
Uzmanlara göre, bu talebin reddedilmesi durumunda ciddi bir diplomatik kriz yaşanabilir. Zira Küresel Dayanışma Filosu, birçok ülke için sembolik bir öneme sahip. Filonun güvenliğinin tehlikeye girmesi, Fransa'nın müttefikleriyle olan ilişkilerini de zora sokabilir.
Peki Macron bu çağrıya nasıl yanıt verecek? Bu sorunun cevabı, önümüzdeki günlerde belli olacak. Ancak şu kadarını söyleyebiliriz: Fransa siyasetinde yeni bir gerilim dönemi başlıyor.
Son tahlilde, muhalefetin bu hamlesi aslında daha büyük bir stratejinin parçası gibi duruyor. Hem iç politikada güç gösterisi yapıyorlar hem de hükümeti zor bir durumda bırakıyorlar. Oldukça ustaca bir siyasi manevra, değil mi?
