
CHP'de son günlerde yaşanan iç hesaplaşma, beklenmedik bir boyuta ulaştı. Parti yönetiminin yaptığı komisyon atamaları, örgüt tarafından adeta 'kabul edilemez' olarak nitelendirildi. İşler o kadar ciddiye bindi ki, bazı isimlerin istifa etmekle tehdit ettiği konuşuluyor.
Peki ne oldu da CHP içinde böyle bir fırtına koptu? Aslında her şey, parti meclisindeki bazı kritik pozisyonlara yapılan atamalarla başladı. Yönetim, kendi listesini dayatırken, örgütün tepkisi gecikmedi. "Bu nasıl bir demokrasi?" diye soranların sayısı hiç de az değil.
Kulislerde Konuşulanlar
Parti içindeki kaynaklar, durumun sandığımızdan daha vahim olduğunu fısıldıyor. Bazı bölgelerden gelen tepkiler o kadar sert ki, "Ya bu atamalar geri çekilir, ya da istifa ederiz" diyenler var. Üstelik bunlar sıradan parti üyeleri de değil; yıllarını CHP'ye vermiş isimler...
Ankara'daki CHP binasında son 48 saattir adeta bir telaş havası hakim. Kapalı kapılar ardında yapılan görüşmelerde taraflar birbirini dinliyor - ya da dinliyor gibi yapıyor. Kim bilir, belki de herkes bir adım geri atmak için doğru anı bekliyordur.
İşte Kritik İsimler
- Genel Başkan Yardımcısı X: "Bu süreçte tarafsız kalmaya çalıştık ama..."
- İl Başkanı Y: "Bizim bölgede bu atamalar asla kabul görmez"
- Parti Meclisi Üyesi Z: "Eğer bu şekilde devam ederse, istifa etmekten başka çaremiz kalmaz"
Durumun vahametini anlamak için uzman olmaya gerek yok aslında. Parti içi demokrasi adına atılan her adım, bir başka krize gebe gibi görünüyor. CHP'lilerin bir kısmı, "Bu gidişat iyi değil" diye düşünürken, bazıları da "Her şey kontrolde" diyerek yangına körükle gitmeye devam ediyor.
Peki ya sonra? Eğer taraflar ortak bir paydada buluşamazsa, CHP için zor günler kapıda olabilir. Siyaset arenasında bu tür krizlerin nasıl sonuçlandığını hepimiz biliyoruz. Kim bilir, belki de önümüzdeki günlerde çok daha büyük sürprizler bizi bekliyordur...