New York'un o meşhur gökdelenlerinin gölgesinde, tarihi bir buluşma için geri sayım başladı. Cumhurbaşkanı eşi Emine Erdoğan, önümüzdeki hafta sonu dünya liderlerinin eşlerini ağırlamaya hazırlanıyor. Aslında bu, sıradan bir protokol buluşmasından çok daha ötesi.
Biliyor musunuz, tam da bu buluşmanın hemen ardından, 27-28 Eylül'de, Türkiye'nin ev sahipliğinde ilk kez düzenlenecek Dünya Kadın Konferansı için kollar sıvanacak. Emine Hanım'ın bu konudaki kararlılığı gerçekten takdire şayan.
Küresel Sorunlara Yerel Çözümler
Toplantıda masaya yatırılacak konular oldukça dikkat çekici. Kadına yönelik şiddetle mücadele, eğitimde fırsat eşitliği ve ekonomik güçlenme... Hepsi birbirinden kritik meseleler. Emine Erdoğan'ın özellikle altını çizdiği nokta ise şu: "Kadınların sesini duyurmak için küresel iş birliği şart."
Bu arada, Türkiye'nin son dönemde kadın hakları alanında yaptığı reformlar da uluslararası arenada hayli konuşuluyor. Yerel projelerin küresel ölçekte nasıl uygulanabileceği tartışılacak. Bence oldukça ilham verici olacak.
New York'ta Türkiye Rüzgarı
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun hemen yanı başında gerçekleşecek bu buluşma, Türkiye'nin insani diplomasideki etkin rolünü bir kez daha gözler önüne serecek. Emine Hanım'ın ev sahipliğinde, dünyanın dört bir yanından gelecek lider eşleri, adeta bir fikir şölenine tanık olacak.
Son dakika haberlerine göre, katılım listesi hayli etkileyici. Kimler yok ki? Afrika'nın, Asya'nın, Avrupa'nın... Hepsi orada olacak. Ve inanın, sadece bir fotoğraf çekimi değil, samimi diyalogların yaşanacağı bir ortam hazırlanıyor.
Aslında düşünüyorum da, belki de dünya barışı için en önemli adımlar böyle gayriresmi buluşmalarda atılıyordur. Kadınların elinden tutmak, toplumları dönüştürmenin en kestirme yolu olsa gerek.
