Türkiye'nin En Kalabalık 10 İlçesi Açıklandı: Bir İlçe 57 İlden Daha Fazla Nüfusa Sahip
Türkiye'nin En Kalabalık 10 İlçesi Belli Oldu

Son açıklanan nüfus verileri, Türkiye'deki ilçelerin şaşırtıcı büyüklüklerini bir kez daha gözler önüne serdi. Bazı ilçelerin nüfusu, ülkedeki birçok ilden daha fazla çıktı. Öyle ki listenin başındaki ilçenin nüfusu, tam 57 ilin toplam nüfusunu geride bırakıyor. 6 Aralık 2025 tarihinde güncellenen bu veriler, kentsel yoğunlaşmanın boyutlarını anlamak adına önemli ipuçları sunuyor.

Bir İlçe, 57 İlden Daha Kalabalık

Yapılan değerlendirmeler, Türkiye'nin en kalabalık ilçesinin nüfusunun, ülke genelindeki 57 ilin her birinin nüfusundan daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Bu durum, büyük şehirlerdeki nüfus yoğunluğunun ne derece arttığını net bir şekilde gösteriyor. İlçe bazında yapılan bu karşılaştırma, göç ve kentleşme dinamiklerinin etkisini de anlamamızı sağlıyor.

İşte Türkiye'nin En Kalabalık 10 İlçesi

Verilere göre, listenin ilk sıralarında İstanbul ve Adana'nın büyük ilçeleri yer alıyor. İşte Türkiye'nin en kalabalık 10 ilçesi ve nüfusları:

10. Ümraniye – 723.760 kişi

9. Pendik – 743.774 kişi

8. Adana / Seyhan – 787.771 kişi

Listede yer alan diğer ilçelerin isimleri ve nüfus detayları da benzer şekilde dikkat çekici büyüklükte. Bu ilçelerin her biri, nüfus açısından pek çok Anadolu şehrini geride bırakma kapasitesine sahip.

Nüfus Dağılımı ve Kentleşme Üzerine Etkileri

Bu veriler, Türkiye'deki nüfus dağılımının ne kadar dengesiz olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Büyük metropollere bağlı ilçelerin nüfusları, hem ekonomik hem de sosyal altyapı üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor. Ulaşım, konut, eğitim ve sağlık hizmetleri gibi temel ihtiyaçların karşılanması, bu denli yoğun nüfuslu bölgelerde daha büyük zorluklar içeriyor.

Sonuç olarak, açıklanan liste sadece bir sıralamadan ibaret değil. Aynı zamanda, planlı kentleşme, altyapı yatırımlarının bölgesel dağılımı ve göç politikaları üzerine yeniden düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Nüfusu onlarca ili geride bırakan ilçelerin varlığı, kaynakların adil ve verimli kullanımı konusundaki tartışmaları da beraberinde getiriyor.