
İşte size olaylı bir gelişme daha! Tutuklu bulunan bir belediye başkanı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) gündemdeki 'arabalı vapur' projesine adeta isyan etti. "Bu işte bir gariplik var" diyor insan ister istemez...
Şimdi, şu son dönemde sıkça duyduğumuz 'halkçı belediyecilik' söylemleriyle kıyaslayın bakalım. Bir yanda halkın gerçek ihtiyaçları, diğer yanda gösterişli projeler. Hangisi daha önemli sizce?
"Halkın Cebinden Çıkan Paralar Böyle mi Harcanmalı?"
Tutuklu başkanın eleştirileri oldukça sert: "İBB'nin bu projesi, halkın gerçek ihtiyaçlarına cevap vermekten çok uzak. Arabalı vapur hizmetini kaldırma kararı, özellikle günlük ulaşımını bu yolla sağlayan vatandaşları zor durumda bırakacak."
Peki ya alternatifler? Ona göre çözüm basit aslında: "Yapılması gereken, mevcut hizmetleri iyileştirmek ve halkın ulaşım sorunlarını kökten çözmek. Gösterişli projeler yerine, insanların günlük hayatını kolaylaştıracak adımlar atılmalı."
İşin İlginç Yanı...
Bu eleştiriler, tam da belediyelerin bütçe açıklamaları yaptığı bir döneme denk geliyor. Acaba bir tesadüf mü, yoksa bilinçli bir zamanlama mı? Kim bilir...
Şu an cezaevinde olan başkanın bu açıklamaları nasıl yaptığı ise merak konusu. Belki de halkın sesi olmaya devam etmenin yollarını buluyordur - kim bilir?
Sonuç olarak, yerel yönetimlerdeki bu tür tartışmalar, demokrasimizin sağlıklı işlediğinin bir göstergesi aslında. Ama tabii ki, her şeyin ölçüsü kaçırılmadan...