İstanbul adliyeleri bugün oldukça hareketliydi - öyle ki, Can Holding'e yönelik kapsamlı operasyonun ardından 26 şüpheli hakim karşısına çıktı. Finans dünyasını sarsan bu gelişme, gözleri yeniden denetim mekanizmalarına çevirdi.
Aslında olan biten şu: Savcılık epeydir üzerinde çalışıyormuş bu dosyanın - meğer ciddi iddialar varmış ortada. Öyle 'ufak tefek' işler de değil, ciddi maddi boyutları olan suçlamalar söz konusu.
Operasyonun İlginç Detayları
Sabahın erken saatlerinde başlayan operasyonda, neredeyse her ilçeden şüpheliler adliyelere getirildi. Kimi avukatlarıyla, kimi tek başına - hepsinin yüzündeki o tedirgin ifade gerçekten görülmeye değerdi. İşin tuhafı, bazı şüphelilerin daha önce benzer soruşturmalarda adı geçmiş.
Peki neydi bu kadar çok kişiyi bir araya getiren? Görünüşe göre oldukça organize bir yapıdan bahsediyoruz. Savcılık iddianamesinde, şirket yönetiminden operasyonel birimlere kadar uzanan geniş bir ağın varlığına dair kanıtlar olduğu belirtiliyor.
Adliye Koridorlarında Neler Yaşandı?
O koridorlarda dolaşanlar anlatıyor: Kimileri oldukça sakin, kimileriyse gözle görülür şekilde gergin. Avukatların telefonları bir yandan, ailelerin endişeli bekleyişleri öte yandan... Adeta gerilim filmi gibi bir atmosfer varmış.
İşin en can alıcı noktası şu: Savcılık, elde ettiği dijital deliller ve mali kayıtlarla oldukça 'sağlam' bir dosya oluşturmuş gibi görünüyor. Öyle 'şunun şurasında birkaç belge' değil, aylar süren teknik takip ve incelemelerin sonucuymuş bunlar.
Neyse, sonuçta 26 şüphelinin tamamı ifadelerinin alınmasının ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanma talebiyle nakledildi. Şimdi herkes bekleyişte - acaba mahkeme ne karar verecek?
