Ankara'da siyaset arenasını sarsan iddialar birbirini izliyor. CHP'den İlhan Bulut ismi son günlerde hiç olmadığı kadar gündemde - hem de hiç hoşlanmayacağı bir sebeple.
Bildiğiniz gibi - ya da belki hiç bilmiyorsunuz - kendisi hakkında tam 2 milyar Türk Lirası değerinde bir servet edindiği iddiaları dolaşıyor ortalıkta. Öyle sıradan, ufak tefek rakamlar değil bunlar. İnsanın "Vay canına!" demeden edemediği cinsten.
Savcılık Devreye Girdi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na iletilen bir suç duyurusu, her şeyi değiştirdi. Resmi kaynakların aktardığına göre, söz konusu şikayet dosyasında Bulut'un "mal varlığını meşru olmayan yollarla artırdığı" öne sürülüyor. Yani? Yani diyorlar ki bu paralar nereden geliyor, hem de bu kadar kısa sürede?
Şimdi - dürüst olalım - siyasette servet iddiaları pek yabancı olduğumuz konular değil. Ama bu seferki rakamlar gerçekten dudak uçuklatacak cinsten. 2 milyar lira! Bu parayla neler yapılmaz ki?
CHP'den Sessizlik
En ilginç kısım? CHP tarafının bu iddialara henüz resmi bir açıklama yapmamış olması. Sessizlikleri üzerine düşünmek gerekiyor belki de. Ya da belki hazırlık yapıyorlardır, kim bilir?
Ankara'da siyaset koridorlarında fısıltılar dolaşıyor: "Acaba bu iddialar doğru mu?" diye. Kimi "Kesinlikle asılsızdır" diyor, kimi ise "Her dalda duman var" diye ekliyor.
Yargı Süreci Başlıyor
Savcılık şimdi bu dosyayı incelemeye aldı. Peki ya sonra? Eğer iddialar doğru çıkarsa, Bulut için ciddi yasal sonuçlar doğabilir. Ama eğer asılsız çıkarsa? O zaman da iftira atanlar için aynı şey geçerli olacak.
Bu tür davalar - hepimiz biliyoruz ki - aylarca, belki yıllarca sürebiliyor. Sabırla beklemekten başka çare yok. Ankara adliyesinin yoğun temposunda bu dosya da sırasını bekleyecek.
Son dönemde siyasette yolsuzluk iddiaları ne yazık ki artış gösteriyor. Sanki her gün yeni bir skandal patlak veriyor. Vatandaşın kafası iyice karıştı - kime inanacağını şaşırdı resmen.
Bu dosyanın seyri hepimiz için önemli. Siyasetin şeffaflığı ve hesap verebilirliği açısından bir dönüm noktası olabilir. Ya da? Ya da sıradan bir iddia olarak kaybolup gider.
Ankara'da gerçekler ortaya çıkana kadar bekleyeceğiz. Çünkü biliyoruz ki - eninde sonunda - gerçek her zaman su yüzüne çıkar.
