İstanbul adliyesinde bugün gerçekten çalkantılı saatler yaşandı. Öyle ki, beklenmedik bir gelişmeyle karşı karşıya kaldık. Mason Sanver ve Tekdağ isimleri, savcılık sorgularının ardından nöbetçi mahkeme önüne çıkarıldı.
Ve işte o an... Tutuklanma kararı okunurken salon adeta nefesini tuttu. Kimse böyle bir sonuç beklemiyordu doğrusu. Her şey o kadar hızlı gelişti ki, avukatlar dahi şaşkınlıklarını gizleyemediler.
Olayın Perde Arkası
Peki neydi bu tutuklamalara yol açan sebepler? Aslında işin iç yüzü oldukça karmaşık görünüyor. Soruşturma kapsamında toplanan deliller ve tanık ifadeleri, savcılığı bu radikal kararı almaya itmişe benziyor. Ancak şunu söylemeden geçemeyeceğim - legal süreç henüz yeni başlıyor ve daha söylenecek çok söz var.
Mahkeme salonundaki gözlemcilerin aktardığına göre, Sanver ve Tekdağ'ın yüz ifadeleri hayli düşündürücüydü. Öyle ya, bir anda hayatınızın seyri değişiveriyor. İnsan ister istemez 'acaba?' diye soruyor kendine.
Hukuki Süreç Nasıl İşleyecek?
Artık önlerinde uzun ve meşakkatli bir yargılama süreci var. Avukatların itiraz hakkı tabii ki saklı - bu bir demokrasi meselesi sonuçta. Fakat şu an için her şey kanıtların ışığında şekilleniyor.
İstanbul'da adalet terazisi hassas dengeler üzerinde yükseliyor. Her karar, her tutuklama aslında topluma verilen bir mesaj gibi. Bu seferki mesajın ne anlama geldiğini ise zaman gösterecek.
Son dönemde benzer davalarda gördüğümüz üzere, yargı mekanizması oldukça 'titiz' çalışıyor. Kimi zaman fazla titiz bile diyebiliriz - ne de olsa insan hayatları söz konusu.