İstanbul'da nefesleri kesen bir basketbol gecesi yaşandı. Anadolu Efes, sahaya adeta fırtına gibi daldı ve İsrail devi Maccabi Tel Aviv'i 85-78 mağlup etti. Maç öyle sıradan bir galibiyet değildi - tam bir liderlik ve karakter sınavıydı.
İlk çeyrekte işler pek de Efes'in istediği gibi gitmedi doğrusu. Maccabi, sanki potaya büyü yapmış gibiydi - top neredeyse her atışta çemberi buluyordu. Ama ikinci periyotta mavi-beyazlılar toparlandı, hatta ilk yarıyı 42-40 önde kapattılar. Taraftarlar tribünlerde, "Bu gece başka olacak" der gibiydi.
Larkin'in Büyüleyici Performansı
Üçüncü çeyrekse tam bir roller coaster'dı. Efes 12 sayılık bir fark yakaladı, ama Maccabi pes etmedi. Lorenzo Brown sanki tek başına takımını sırtlıyordu. Son periyoda 64-63 gibi inanılmaz gergin bir skorla girdiler.
Ve işte o an geldi! Shane Larkin, son çeyrekte adeta basketbol sihiri yaptı. Üst üste üçlükler, asistler... Sanki top onun elinde büyülenmiş gibiydi. 19 sayı ve 7 asist - bu rakamlar bile onun maçtaki etkisini tam anlatmaya yetmezdi doğrusu.
Türk Hava Kuvvetleri Gibi: Tibor Pleiss
Tibor Pleiss ise pota altında adeta bir devdi. 18 sayı ve 7 ribaund... Alman pivot, Maccabi'nin savunmasını sürekli olarak zorladı. Onun varlığı, Efes için tam bir güven kaynağıydı. Bir de Elijah Bryant'ı unutmayalım - 14 sayıyla maçın kilit isimlerinden biriydi.
Maccabi tarafında ise Josh Nebo'nun 18 sayılık performansı dikkat çekiciydi, ama maçın kaderini değiştirmeye yetmedi. Takım arkadaşları onu yeterince destekleyemedi ne yazık ki.
Ergin Ataman'ın taktiği mi dersiniz, oyuncuların inanılmaz mücadele ruhu mu... Bu galibiyette herkesin payı vardı. Efes şimdi EuroLeague'deki durumunu iyice sağlamlaştırdı. Taraftarlar ise bu performansı uzun süre konuşacak gibi görünüyor.
Bu maç bize bir kez daha gösterdi ki: Basketbol sadece sayılardan ibaret değil. İrade, takım ruhu ve o kritik anlarda ortaya çıkan büyük performanslar... İşte asıl farkı yaratan bunlar.
