Nefeslerin tutulduğu o an... Sanki zaman donmuştu. İstanbulspor'un genç kalesinin bekçisi Berke Özer, kaderin kendisine üç kez fırsat verdiği o mucizevi dakikalarda adeta bir duvara dönüştü.
Altay'lı futbolcu topun başına geçtiğinde, tribünlerdeki herkes tek bir sonuç bekliyordu aslında. Ama kimse, özellikle de Berke'nin, tarihe geçecek bir performans sergileyeceğini tahmin edemezdi.
İlk Vuruş, İlk Kurtarış
İlk penaltı vuruşunda top köşeye gidiyor gibiydi. Fakat Berke, müthiş bir refleksle kendini sol tarafa atarak topu mükemmel bir şekilde çeldi. Kalecilerin rüyasıydı bu, ama hikaye bitmemişti henüz.
Hakem düdüğü çaldı - kaleci erken hareket etmişti. Tekrar... İkinci şans.
Deja Vu Anı
Aynı futbolcu, aynı nokta, aynı beklenti. Bu sefer Berke tamamen farklı bir köşe seçti. Sağ alt köşeye atılan şutu, adeta topun gideceği yeri biliyormuşçasına kurtardı. Seyirciler ayağa fırlamıştı!
Ve inanılmaz bir şekilde, hakem yine düdük çaldı. Yine erken hareket! Üçüncü deneme...
Tarihi An
Üçüncü penaltıda artık herkes şok olmuştu. Futbolcu mu, kaleci mi daha stresliydi kimse bilemez. Berke bu kez tam ortaya atlayarak topu göğsünde bloke etti. Üçüncü kurtarış!
Stadyum adeta yıkılıyordu. Böyle bir şey daha önce hiç görülmemişti. Üst üste üç penaltı kurtarışı - bu sadece istatistik değil, bir efsanenin doğuşuydu.
Maçtan sonra sosyal medya Berke Özer paylaşımlarıyla doldu taştı. Taraftarlar "Bu genç adam Türk futbolunun geleceği" yorumlarını yapmaktan kendilerini alamadılar. Bazıları ise "Böyle bir performansı hayatımda ilk kez görüyorum" diye itiraf etti.
Kaleci antrenörleri için artık yeni bir efsane doğmuştu. Belki de Türkiye'de penaltı kurtarma konusunda yeni bir standart belirlenmişti o akşam. Kim bilir?
Bu performans sadece bir maçın kaderini değil, belki de bir gencin kariyerinin seyrini tamamen değiştirecek türdendi. Futbol bazen böyle mucizeler yaratıyor işte - bir akşamüstü, bir stad ve tarihe geçen üç kurtarış...
