İstanbul'un gergin havasında oynanan bu karşılaşma, gerçekten de bekleneni verdi diyebiliriz. Sahadan tek galip ayrılan taraf, emin adımlarla yürüyen Göztepe oldu. Ev sahibi Karagümrük ise, hüznü yaşadı.
İlk yarı, neredeyse bir satranç maçı gibi geçti. İki takım da birbirini iyice ölçüp biçti, adeta kılıçlarını biledi. Kaleler önündeki son vuruşlar hep bir şekilde ya auta gitti ya da kaleciye takıldı. Taraftarlar ise, gol heyecanı için sabırsızlanıyordu.
Ve ikinci yarı... Oyunun seyrini tamamen değiştiren, taraftarı ayağa kaldıran bir başlangıç yaptı Göztepe. Dakika 51'i gösterdiğinde, Sankhare'nin ayağından çıkan top ağlarla buluştu. Bu gol, adeta Karagümrük'ün moralini yerle bir etti. Oysa ki ev sahibi ekip, toparlanmak için çırpınıyordu.
Göztepe, avantajını katlamak için fırsat kollarken, Karagümrük'ün savunmasındaki dalgınlık iyice su yüzüne çıktı. Dakikalar 78'i gösterdiğinde, bu sefer sıra Mier'deydi. Fileleri havalandıran o vuruş, adeta Karagümrük'e vurulmuş son darbe oldu. Artık geri dönüş, neredeyse imkansızdı.
Maçın sonlarına doğru Karagümrük, bir gol atıp onuru kurtarmak için baskıyı artırsa da, Göztepe'nin savunması adeta bir duvar gibiydi. Her topu kesişlerinde, taraftarlarının alkışlarıyla motive oluyorlardı. Son düdük çaldığında, sahadan galip ayrılan tarafın mutluluğu gözlerinden okunuyordu.
Bu sonuçla birlikte Göztepe, puanını 50'ye yükselterek ligdeki yerini sağlamlaştırdı. Fatih Karagümrük ise, 34 puanda kaldı ve bu sezon için hedeflerini bir kez daha gözden geçirmesi gerektiğini anladı. Futbol böyle bir şey işte; bazen tüm planlar bir anda altüst olabiliyor.
