Ah, Sergen Yalçın... Futbolu konuştuğumuz her masada mutlaka adı geçen, kimine göre deha kimine göre sorunlu bir isim. Şimdi yine herkesin dilinde - hem de hiç umulmadık bir hamleyle!
Eski bir Beşiktaş efsanesi olarak Sergen, şu sıralar kulüp yönetiminde bambaşka bir rol üstlenmiş durumda. Transfer komitesinde adeta bir 'gizli ajan' gibi çalışıyor desem yeridir. Geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklama ise taraftarları ikiye böldü - kimileri 'işte beklediğimiz hamle' derken kimileri 'yine mi Sergen' diye soruyor.
Peki Nedir Bu 'Yeni Tandem' Dedikoduları?
Olay şu: Sergen, kulüp için kritik bir dönemde yönetimle el ele verip yepyeni bir futbol anlayışı getirmeye çalışıyor. Bildiğiniz gibi - ya da bilmiyorsanız hemen söyleyeyim - son dönemde Beşiktaş'ta işler pek de yolunda gitmiyor. Taraftar sabırsız, oyuncular motive sorunu yaşıyor, teknik ekip ise adeta bir girdabın içinde.
Sergen'in burada oynadığı rol gerçekten ilginç. Bir yandan eski oyuncu kimliğiyle takıma nüfuz ederken, diğer yandan yönetimdeki pozisyonuyla stratejik kararlar alıyor. Bu ikili rol - tandem dedikleri şey işte - kulüp içinde hem heyecan hem de tedirginlik yaratmış durumda.
Transfer Politikasında Devrim Gibi Değişiklikler
Gelelim asıl meseleye... Sergen, transfer komitesindeki etkisini kullanarak kulübün alım politikasında köklü değişiklikler yapmaya kararlı. Artık sadece yıldız isimlere değil, genç yeteneklere ve 'Sergen tipi' dediğimiz yaratıcı oyunculara yatırım yapılacak.
- Yerli yeteneklere öncelik verilecek
- Teknik direktörle uyumlu oyuncular tercih edilecek
- Uzun vadeli planlamaya geçilecek
- Altyapıdan çıkacak gençler için daha fazla şans tanınacak
Biliyorum, bunlar kulağa hoş geliyor ama uygulamaya gelince işler hep karışıyor değil mi? Sergen'in bu projede yalnız olmadığını da ekleyelim - yönetimden bazı isimlerle güçlü bir işbirliği içinde.
Taraftar Ne Diyor?
Sokak röportajlarına baktığımızda - ki ben de birkaç tane dinledim - taraftarın görüşleri tam bir karmakarışık. Bir tarafta 'Sergen'i sevenler' diğer tarafta 'Sergen'den usananlar'... Ortası yok gibi.
'O deha bir futbolcuydu ama yöneticilik başka iş' diyenler olduğu gibi, 'işte aradığımız vizyon' diye coşanlar da var. Doğrusu, ben şahsen bu kadar keskin bir ayrım beklemiyordum açıkçası.
Şu anki durumu özetlemek gerekirse: Beşiktaş, Sergen Yalçın'ın öncülüğünde yeni bir döneme adım atıyor. Bu tandem - yani ikili yönetim - ya kulübü başarıya taşıyacak ya da... Neyse, kötü senaryolara girmeyelim şimdilik.
Son sözüm şu: Futbol, her zaman sürprizlere açık bir dünya. Sergen Yalçın gibi sürprizlerle dolu bir ismin yönettiği bir takımın başına neler geleceğini ise hep birlikte göreceğiz. Heyecanla bekliyoruz - biraz da endişeyle tabii!
