Hayatını güreşe adayan, kıran kırana geçen müsabakalarda adından söz ettiren İsmail Koç, son nefesini verdi. Seki Zumrut Çayırı'nın efsanevi başpehlivanı, sevenlerini yasa boğdu.
Koç, yıllarca minderde gösterdiği performansla gönüllerde taht kurmuştu. Güreş camiasının sevilen ismi, son yolculuğuna uğurlanırken gözyaşları sel oldu. Cenaze töreninde, onu tanıyan herkesin yüzündeki hüzün okunuyordu.
Mindere Adanmış Bir Ömür
İsmail Koç, tam anlamıyla bir güreş aşığıydı. Genç yaşlarda başladığı bu yolculukta, adeta mindere kanını terini akıttı. Rakip pehlivanlara karşı gösterdiği direnç, onu efsaneler arasına soktu.
"O, minderde bir başkaydı" diyordu sevenlerinden biri, gözleri dolu dolu. "Ne zaman çayıra çıksa, izleyenleri büyülerdi. Güreşin şiirini yazardı adeta."
Seki'nin Gururu
Seki Zumrut Çayırı'nda yetişen Koç, bölgenin gururu haline gelmişti. Yöre halkı için o, sadece bir sporcu değil, aynı zamanda bir kahramandı. Yaptığı her hareket, attığı her adım, bir nesle ilham oldu.
Güreşin inceliklerini bilenler, onun teknik ustalığını hemen fark ederdi. Mindere çıktığında, sanki bütün dünya durur, seyirciler nefeslerini tutardı.
Ardında Derin Bir İz
İsmail Koç'un vefatı, güreş dünyasında büyük bir boşluk bıraktı. Sevenleri, onu asla unutmayacaklarını söylüyor. Mindere kazıdığı izler, yıllarca anılacak gibi görünüyor.
"O bir efsaneydi" diye ekliyor bir başka seveni. "Güreşin ruhunu en iyi anlayanlardandı. Şimdi cennetin mindelerinde güreşiyordur belki de."
Cenaze töreninde, güreş camiasının önemli isimleri bir araya geldi. Hepsinin ortak noktası, İsmail Koç'a duydukları saygı ve sevgidir. Son vedalarını yaparken, her biri ayrı bir anısını paylaştı onunla.
