Gürcistan'la oynanan o çetin maçın ardından, sahada terini döken isimlerden biri olan Yunus Akgün, kameraların karşısına geçti ve içini döktü. Heyecanı hâlâ yüzünden okunuyordu, belli ki yaşananlar onu derinden etkilemişti.
"Takım içindeki hava gerçekten muazzam" diye başladı söze, gözlerinde bir ışıltıyla. "Öyle bir uyum var ki aramızda, sanki yıllardır birlikte oynuyoruz. Herkes birbirini anlıyor, destekliyor. Bu, sahaya değil mi zaten yansıyor?"
Sonra bir an durdu, düşündü. Belki de söyleyeceklerini tarttı. "Antrenmanlarda bile hissettiriyor kendini bu enerji" diye ekledi. "Ciddi anlamda özel bir şeylerin inşa edildiğine inanıyorum ben. Taraftarımız da bunun farkında, onlar da hissediyordur mutlaka."
Gelecek Vaat Eden Bir Tablo
Konu gelecek maçlara gelince, ses tonu bir anda değişiverdi. Daha ciddi, daha kararlı. "Her maç ayrı bir sınav elbette. Ama biz, bu sınavları hep birlikte veren bir takımız. Kimse kendi başına değil. Bu ruhla, önümüzdeki zorlu rakipleri de geçeceğimize yürekten inanıyorum."
Peki ya taraftar? Onlara ne demeli? "Saha dışındaki destekleri paha biçilemez" diyerek devam etti. "Onların enerjisi, bizim için adeta yakıt. Onlarla daha da güçlüyüz. Onlara layık olmak için çığlıklarımızı sahaya taşıyacağız."
Son sözleri ise her şeyi özetler nitelikteydi: "Yolculuğumuz daha yeni başlıyor. İnanın, daha söyleyecek çok sözümüz, gösterecek çok oyunumuz var."
