Düşünsenize, tam 102 yıllık bir ömür ve hâlâ zirvelere aç bir ruh. Kimileri bu yaşta dinlenmeyi tercih ederken, o ise dünyanın en tehlikeli dağına tırmanmayı kafasına koymuştu. Nihayetinde de başardı!
Dünya dağcılık tarihine adını altın harflerle yazdıran bu isim, Everest'in buzul kaplı yamaçlarında nefes kesen bir mücadeleye imza attı. Soğuk, oksijen azlığı ve yorgunluk… Hiçbiri onu yolundan alıkoyamadı. Zirveye ulaştığı an ise –tahmin edeceğiniz üzere– tarifsiz bir duyguymuş.
“Yaş, Sadece Bir Sayıdan İbaret”
Kendisiyle yapılan röportajda, gözlerindeki ışıltıyı hayal edebiliyor musunuz? “İnsanlar bana deli misin diye soruyorlar,” diye gülümsüyor. “Ama bence asıl delilik, hayallerin peşinden koşmamak.”
Peki nasıl hazırlandı bu tırmanışa? Her gün düzenli yürüyüşler, nefes egzersizleri ve tabii ki mental olarak kendini zirveye hazırlamak. Ona göre işin sırrı, asla pes etmemekte yatıyor.
Dünya Bu Başarıyı Konuşuyor
Sosyal medyadan uluslararası basına kadar herkes bu cesur dağcıdan bahsediyor. Kimileri “Bu yaşta bu cesaret!” derken, kimileri de “Belki de biz gençler olarak bahanelerimizin arkasına saklanıyoruz,” yorumunu yapıyor.
Gerçekten de öyle değil mi? Kaçımız “yaşlandım”, “zamanım yok” ya da “çok riskli” diyerek hayallerini erteliyor? İşte bu 102 yaşındaki cesur yürek, hepimize adeta tokat gibi bir cevap verir nitelikte.
Sonuç olarak; yaş, hiçbir zaman bir engel değil. Aksine, tecrübenin ta kendisi. Onun hikâyesi, hepimize ilham olmaya devam edecek.
