Bazı insanlar vardır, gittikten sonra bile sanki hiç gitmemiş gibi hissettirirler kendilerini. İşte öyle biriydi o. Adı artık bir efsaneye dönüşen, herkesin sevgiyle andığı bir isim.
Hatırlıyor musunuz o günleri? Sahada koşturduğu, ter döktüğü, bazen güldüğü bazen de hırslandığı anları? Öyle kolay kolay unutulacak biri değildi hani. Neyse ki, onu unutturmayacaklar.
Bir İsim, Binlerce Anı
Duyduğuma göre -ki bu haber içimi gerçekten ısıttı- onun adını taşıyacak bir saha yapılacakmış. Evet, yanlış duymadınız. O kadar çok şey katmış ki bu topraklara, adının bir sahayı süslemesinden daha doğal ne olabilir?
Aslında düşünüyorum da... İsimler bazen sadece bir etiketten ibaret değildir. İçinde tarih taşır, anılar barındırır, geleceğe mesaj verir. Onun adı da öyle olacak işte. Her duyulduğunda, yüzlerde bir tebessüm, kalplerde bir sıcaklık oluşturacak.
Mirasa Saygı
Bu kararı alanların ne kadar isabetli davrandığını söylemeden geçemeyeceğim. Çünkü bazı değerler parayla pulyla ölçülemez. Onun bıraktığı miras da öyle işte - paha biçilmez.
Gençler o sahalarda koşuştururken, belki de hiç tanışmadıkları bu ismin hikayesini merak edecekler. Büyüklerine soracaklar: "Bu Cankurt kimdi? Neden bu saha onun adını taşıyor?" İşte o an, efsane yeniden canlanacak.
Ve bence en güzeli de bu değil mi? Ölümsüzleşmek, nesiller boyu anılmak, adının yaşamaya devam etmesi...
Son Nefese Kadar Spor
Onu tanıyanlar bilir - spora aşıktı adam. Öyle böyle değil, tam anlamıyla tutku derecesinde. Sahalardan, topun sesinden, taraftarın coşkusundan asla vazgeçmedi. Son nefesine kadar da bu sevdasını sürdürdü.
Şimdi düşünüyorum da, belki de en çok istediği buydu. Geride bıraktığı izlerin silinmemesi, adının hep hatırlanması. Kim bilir, belki ruhu şimdiden o sahalarda dolaşıyordur, gülümseyerek izliyordur olan biteni.
İnsan diyor ki - keşke daha fazla zamanımız olsaydı onunla. Ama bazen hayat böyle işte, beklediğimizden erken alıyor en değerli varlıklarımızı.
Kalplerdeki Yeri
Onu sevenler için hiçbir şey eskisi gibi olmayacak belki. Ama şunu biliyorlar ki, o artık sadece bir anı değil. Bir sembol, bir ilham kaynağı, gençlere örnek olacak bir isim.
O sahanın açılış gününü düşlüyorum bazen. İnsanlar toplanmış, eski günleri yad ediyor, hikayeler anlatıyorlar. Ve orada, tam kalbinde o sahanın, onun ruhu yaşıyor. Ne güzel değil mi?
Bazı insanlar ölür ama asla gitmez. Cankurt da onlardan biri olacak. Adı bir sahayı süsleyecek, ruhu ise hep aramızda dolaşacak.
Umarım bu hareket diğerleri için de örnek olur. Değerlerimize sahip çıkmak, onları yaşatmak bu kadar zor olmamalı sonuçta.
