Hava kapalıydı ama Medical Park'taki enerji gökyüzünü delip geçecek gibiydi. Trabzonsporlu futbolcular sahaya adımlarını atar atmaz, o meşhur bordo-mavili formanın ağırlığını omuzlarında hissettiler sanki. Çünkü biliyorlardı: bugün kolay geçmeyecekti.
Abdullah Avcı'nın o her zamanki ciddi ifadesiyle verdiği komutlar, sahada yankılanıyordu. İşte tam o anda, antrenmanın temposu birden arttı. Dayanıklılık çalışmaları başlamıştı ve futbolcular için gerçek bir test anıydı bu.
Ter Dökülen Sahalar, Kazanılan Deneyimler
Bir antrenman düşünün ki, sadece fiziksel değil, mental dayanıklılığı da zorluyor. Oyuncular, uzun süreli koşularla adeta kendi sınırlarını test ederken, teknik ekibin gözleri üzerlerindeydi. Her bir futbolcunun performansı titizlikle not alınıyor, gelecek maçlar için stratejiler belirleniyordu.
Bazen öyle anlar oluyor ki, bir oyuncunun nefes nefese kalışı bile aslında takımın geleceği hakkında fikir veriyor. Bugün de öyleydi işte. Yoruluyorlardı evet, ama pes etmek gibi bir lüksleri yoktu. Çünkü taraftarın beklentisi, omuzlarındaki en ağır yüktü.
Gaziantep FK Hazırlıkları Tüm Hızıyla Sürüyor
Peki ya rakip? Gaziantep FK karşılaşmasına sayılı günler kala, her detay önem kazanıyor. Abdullah Avcı'nın deyimiyle, "Sahada bırakacağınız her damla ter, pazar günü alacağımız puanın teminatı." Bu sözler, kulaklarda çınlıyor adeta.
Futbolcular arasındaki uyum gözle görülür şekilde artıyor. Paslaşmalar daha keskin, koordinasyon daha organize. Kim bilir, belki de bu yoğun tempolu çalışmalar, pazar günü sahada kazanılacak galibiyetin habercisidir.
Sonuçta, Trabzonspor için her maç bir final. Ve bu finallere hazırlanmanın yolu, işte böyle ter dökülen antrenmanlardan geçiyor. Geriye tek bir şey kalıyor: Taraftarın coşkusu ve o meşhur 'Trabzon ruhu'yla sahaya çıkmak...