Hava buz gibiydi ama Medical Park'taki ateş hiç sönmüyordu. Bordo-mavili futbolcular sahaya adımlarını atar atmaz, o meşhur derbi ruhu her yeri sarmaya başladı bile. Cuma akşamına damgasını vuracak o dev maç için geri sayım, işte böyle nefes kesici bir tempo ile start aldı.
Teknik direktör Abdullah Avcı'nın yüz ifadesinden okunuyordu her şey. O bildiğiniz ciddiyet ve konsantrasyonla takımını adeta nakış gibi işliyordu. İnanılmaz bir enerji vardı sahada - Galatasaray'ı karşılamaya hazırlanan aslanlar, antrenmanda bile ateş püskürüyordu adeta.
Sahada Dans Var, Hücumda Fırtına!
Top sürme çalışmalarındaki o kıvraklıklar, paslaşmalardaki o milimetrik hesaplar... Görenler "Galatasaray'a mesaj var!" diyordu. Oyuncuların gözlerindeki o keskin bakışlar, her şeyi anlatmaya yetiyordu aslında.
Ofansif organizasyonlarda adeta bir saat gibi işleyen mekanizma... Savunma hattında ise duvar gibi bir duruş. Abdullah hoca, her detayla bizzat ilgileniyor, zaman zaman antrenmanı durdurup ufak tefek müdahalelerde bulunuyordu. "Orada daha erken çıkmalısın" ya da "Pas sonrası koşunu unutma" gibi uyarılar, havada çınlıyordu.
Sakatlardan Flaş Gelişme: Visca ve Bardhi'den Süper Haber
Sevindiren haber sakat oyunculardan geldi. Edin Visca ve Enis Bardhi'nin rehabilitasyon süreçleri, beklenenden çok daha hızlı ilerliyor. İkili de özel programlarla takıma dönüş için gün sayıyor. Taraftarın yüreğine su serpen bu gelişme, derbi öncesi moral oldu resmen.
Takım doktorları ve fizyoterapistlerin gece gündüz demeden yürüttüğü çalışmalar meyvelerini veriyor. Visca'nın şutlarındaki o keskinlik, Bardhi'nin orta sahaya kattığı yaratıcılık - evet, onları çok yakında sahada göreceğiz gibi duruyor.
Strateji Masası: Galatasaray'ın Zayıf Noktaları Mercek Altında
Analiz ekibi günlerdir Galatasaray'ın son maçlarını inceliyor. Savunma aralarındaki boşluklar, pozisyon geçişlerindeki açıklar - her şey not ediliyor, her detay değerlendiriliyor. Abdullah Avcı'nın ofisindeki o beyaz tahta, adeta bir savaş planına dönmüş durumda.
Peki ya psikolojik hazırlık? Bu konuda da hiçbir şey tesadüfe bırakılmıyor. Mental kondisyon uzmanları, oyuncularla birebir görüşmeler yapıyor. Derbi baskısını lehlerine çevirmenin yollarını arıyorlar. Çünkü biliyorlar ki, bu maçlar sadece fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel bir sınav.
Son antrenman bitip de oyuncular soyunma odasına doğru yürürken, yüzlerindeki o kararlı ifade her şeyi anlatmaya yetiyordu. Cuma akşamı Medical Park'ta yaşanacaklar, şimdiden Türkiye'nin futbol gündemine kazınmış durumda.
Heyecan dorukta, tempo yüksek, motivasyon ise tavanda. Taraftarın o meşhur "Marşımızı söyle!" tezahüratı, kulaklarda çınlıyor adeta. Galatasaray karşısında alınacak 3 puanın, tüm sezonun kaderini değiştirebileceğini herkes biliyor.
