
Bordo-mavili taraftar dün gece adeta çıldırdı. Sahadan gelen her karar, tribünlerde bir öfke dalgasına dönüştü. Abdullah Avcı'nın oyuncu değişiklikleri ise bardağı taşıran son damla oldu desek yanlış olmaz.
Maçın bitimine doğru, stadın dört bir yanından yükselen 'Onanayi' tezahüratları her şeyi anlatıyordu aslında. Taraftarın sabrı tükenmişti, hem de nasıl! Öyle ki, bazı seyirciler maçı terk etmeye bile başladı. Kim bilir, belki de daha fazlasını görmek istemediler.
Değişiklikler ve Tepkiler: Tribünler Kaynıyor!
Abdullah Avcı'nın maç içindeki hamleleri taraftar nezdinde hiç de iyi karşılanmadı. Özellikle de o kritik oyuncu değişiklikleri... Sanki her değişiklik, tribünlerdeki öfkeyi biraz daha körüklüyordu. İnsan düşünmeden edemiyor: Acaba teknik ekip bu tepkileri öngörmüş müydü?
Ve o an... Maçın bitiş düdüğüyle birlikte tribünlerden sahaya doğru önce yavaş, sonra giderek artan bir protesto dalgası yükseldi. Taraftar, teknik direktör ve yönetime adeta hesap sorarcasına bağırıyordu. 'Onanayi' sloganları ise geceye damgasını vurdu.
Sadece Bir Maç Değil, Daha Fazlası
Aslında olan biten sadece bir futbol maçının ötesinde. Taraftarın hissettiği derin hayal kırıklığı ve beklentilerin karşılanamamasının yarattığı o muazzam stres. Kimi taraftarlar tribünlerdeki bu tepkinin aslında sezondan beri biriken bir öfkenin patlaması olduğunu söylüyor.
Peki ya sonrası? Sosyal medya zaten alev alev. Taraftar grupları, forumlar, Twitter derken herkes bu gece yaşananları konuşuyor. Kimi eleştiriyor, kimi savunuyor ama herkesin ortak bir noktada buluştuğu kesin: Trabzonspor'da işler yolunda gitmiyor.
Gece boyunca stadın etrafında toplanan taraftarlar, takım otobüsünü protesto etmeye bile kalktı. Güvenlik güçleri olaylara müdahale etmek zorunda kaldı. Öyle ki, bazı kaynaklara göre birkaç kişi gözaltına alındı. Durum ciddi, hem de çok ciddi.
Bu öfke nereden geliyor? Belki de kaybedilen puanlar, belki de izlenen oyunun yetersizliği... Ya da belki de taraftarın gözünde takımın daha iyisini hak ettiği düşüncesi. Sonuçta Trabzonspor sadece bir futbol takımı değil, bir yaşam tarzı, bir tutku. Ve bu tutku, hayal kırıklığıyla birleşince ortaya böyle sahneler çıkıyor.
Şimdi herkesin merakla beklediği soru şu: Kulüp yönetimi bu duruma nasıl bir çözüm bulacak? Abdullah Avcı'nın geleceği ne olacak? Taraftarın bu öfkesi yatışacak mı? Cevaplar önümüzdeki günlerde belli olacak ama şu bir gerçek: Trabzonspor'da fırtına henüz dinmiş değil.