Geleneksel bilim anlayışına meydan okuyan yeni bir teori, bilincin evrenin temel yapı taşı olduğunu iddia ediyor. İsveç'in Uppsala Üniversitesi'nde malzeme bilimi profesörü olan Maria Strømme, bilinç, uzay, zaman ve maddenin kökenine dair radikal bir kuramsal model ortaya attı. Bu modele göre, evrenin başlangıcında madde değil, bilinç vardı.
Evrensel Bilinç Alanı: Her Şeyin Kaynağı
Strømme'nin geliştirdiği modele göre, tüm evrene yayılmış evrensel bir bilinç alanı bulunuyor. Fiziksel nesneler, gezegenler ve hatta beyinler, bu temel alan içindeki organize desenler olarak ortaya çıkıyor. Profesör, bu yaklaşımı kuantum alan teorisiyle benzetiyor: tıpkı parçacıkların alanlardaki dalgalanmalardan doğması gibi, maddi gerçekliğin de bilinç alanındaki dalgalanmalardan meydana geldiğini savunuyor.
Bu evrensel alanın üç temel bileşeni olduğu belirtiliyor: "evrensel zihin", "evrensel bilinç" ve "evrensel düşünce". Evrensel zihin, evreni dolduran potansiyel ve zekayı; evrensel bilinç, saf deneyim kapasitesini; evrensel düşünce ise bu farkındalığı somut gerçekliklere dönüştüren yaratıcı süreci temsil ediyor.
Madde ve Zamanın Kökenine Yeni Bakış
Model, evrenin başlangıcına dair çarpıcı bir senaryo öneriyor. Buna göre başlangıçta, zamansız ve farklılaşmamış saf bir bilinç durumu vardı. Küçük dalgalanmalar ve simetri kırılmaları sonucunda bu bilinç durumundan, bildiğimiz uzay, zaman ve madde ortaya çıktı. Bu perspektiften bakıldığında, bireysel zihinlerimiz bile, söz konusu evrensel alanın geçici ve organize olmuş desenlerinden ibaret.
Maria Strømme, bu teorinin aynı zamanda telepati ve ölüm sonrası bilinç deneyimleri gibi olağanüstü olayları açıklamak için bir çerçeve sunduğunu ifade ediyor. Bu tür fenomenler, paylaşılan evrensel bilinç alanı içindeki etkileşimlerle açıklanabilir.
Bilim Dünyasındaki Yeri ve Geleceği
Strømme'nin teorisi, bilincin evrenin temeli olduğu fikrini modern fizik dilinde ifade etmesi açısından dikkat çekici. Ancak teori, henüz deneysel olarak kanıtlanmış değil ve bilim camiasında tartışmalı bir öneri olarak duruyor. Geleneksel materyalist bilim paradigmasına alternatif sunan bu modelin, gelecekteki araştırmalarla sınanması bekleniyor. Çalışmanın detayları, AIP Advances dergisinde yayımlandı.
Bu iddialı teori, evreni ve içindeki yerimizi anlama çabalarımıza yeni ve farklı bir pencere açıyor. Kabul görmesi için daha fazla kanıt ve bilimsel tartışma gerektirse de, bilimsel düşüncenin sınırlarını zorlayan önemli bir katkı olarak değerlendiriliyor.