Bilim dünyası, Nazi Almanyası'nın diktatörü Adolf Hitler'in genetik şifresini çözen tarihi bir araştırmayı tamamladı. Yıllar süren çalışma, Hitler'in cinsel gelişimini etkileyen genetik bir bozukluğa sahip olduğunu ve Yahudi kökeni iddialarını kesin olarak çürüttüğünü ortaya koydu.
Tarihi DNA Araştırmasının Başlangıcı
Araştırma, 1945 yılında Hitler'in intihar ettiği sığınakta bulunan kanlı bir kanepe parçasıyla başladı. ABD Ordusu Albayı Roswell P. Rosengren, Sovyet güçlerinin izniyle sığınağa girdiğinde, kan lekeli kanepe parçasından küçük bir örnek alarak tarihe not düştü.
Bu küçük kumaş parçası, Rosengren'in ailesinde yıllarca saklandıktan sonra 2014 yılında açık artırmayla satıldı ve Pennsylvania'daki Gettysburg Tarih Müzesi tarafından satın alındı. Kan örneğinin ele geçirilmesinden tam 80 yıl sonra bilim insanları, Hitler'in DNA'sını incelemek için harekete geçti.
Profesör Turi King'in Liderliğinde Dört Yıllık Çalışma
Araştırmaya, İngiltere'deki Bath Üniversitesi'nden Prof. Turi King öncülük etti. King, daha önce Kral III. Richard'ın kalıntılarını tanımlamasıyla tanınıyordu. Dört yıldan fazla süren titiz çalışma, DNA örneğinin Hitler'in doğrulanmış bir akrabasıyla karşılaştırılmasıyla doğrulandı.
Prof. King araştırma hakkında, "Bunu yapıp yapmama konusunda çok düşündüm. Gezegendeki en sıkıcı genom da olabilirdi. Ama öyle değildi" açıklamasını yaptı.
Çarpıcı Bulgular: Kallmann Sendromu ve Yahudi Kökeni
Araştırmanın en önemli bulgularından biri, Hitler'in Kallmann sendromuna sahip olduğunun kesinleşmesi oldu. Bu genetik bozukluk, ergenliğin normal ilerlemesini ve cinsel organ gelişimini engelliyor.
1923'te yapılan ve 2015'te ortaya çıkarılan bir tıbbi muayene belgesi, Hitler'in mikropenise sahip olduğunu gösteriyordu. Yeni genetik bulgu ise bunun nedenini Kallmann sendromu olarak açıkladı.
Nazi Almanyası uzmanı tarihçi Alex J. Kay, bu durumun Hitler'in özel hayatı tamamen dışlayarak siyasete olağanüstü derecede odaklanmasını açıkladığını belirtti.
Araştırmanın bir diğer önemli sonucu ise, Hitler'in Yahudi kökenli olduğu iddialarını kesin olarak çürütmesi oldu. DNA analizi, Hitler'in soy kökeninin Avusturya Alman asıllı olduğunu gösterdi.
Bu bulgu özellikle önemli çünkü söylenti günümüzde bile devam ediyordu. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, 2022'de Ukrayna'yı "Nazi" olarak nitelemek için Hitler'in "Yahudi kanı taşıdığını" iddia etmişti.
Psikiyatrik Durumlar ve Belirsizlikler
Araştırmada Hitler'in nörogelişimsel ve psikiyatrik durumlarına ilişkin analizler de yer aldı. Bulgulara göre Hitler'de otizm, şizofreni ve bipolar bozukluk bulunma riski yüksek çıktı.
Ancak araştırmacılar, bu sonuçların teşhis koymadığını ve sadece ihtimalleri sunduğunu vurguladı. Hitler'in bu koşullardan birine kesin olarak sahip olduğu söylenemezken, yalnızca olasılığın yüksek olduğu belirtildi.
"Hitler'in DNA'sı: Bir Diktatörün Genetik Şifresi" başlıklı belgesel, cumartesi günü İngiltere'de Channel 4'da yayımlanacak. Belgeselde araştırmanın tüm detayları ve tarihçilerin yorumları yer alacak.
Araştırmanın bilimsel makalesinin hakemli bir dergide yayımlanması planlanıyor. Hem araştırmanın yapılmış olması hem de vardığı sonuçların, tarih ve bilim dünyasında ciddi tartışmalar yaratması bekleniyor.
