Tam dört yıl oldu, o devasa gövde Mersin'in kıyılarına vurduğunda. İnsanlar şaşkın, balıkçılar hayretler içindeydi. Şimdi ise o unutulmaz anın ardından başlayan bilimsel serüven, son perdesine yaklaşıyor.
17 metre boyundaki bu dev fin balinası -inanması güç ama- şu an toprağın altından çıkarılmayı bekliyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi ekipleri, adeta bir arkeolojik kazı yapar gibi, inanılmaz derecede titiz bir çalışma yürütüyor.
Doğanın İncelikli Dokunuşu
Aslında bu süreç tamamen doğanın kendi döngüsüne bırakıldı. Balinanın etleri, kasları -yani yumuşak dokuları- toprak tarafından doğal yollarla ayrıştırıldı. Geriye sadece saf bilgi, saf tarih kalacak: iskelet.
Belediye ekipleri, "Bu iş öyle aceleye gelmez" diyorlar adeta. Her bir kemiğin yerinden oynatılması, özenle temizlenmesi, sonra da koruma altına alınması gerekiyor. Belki de en zor kısmı bu: o kırılgan yapıyı bozmadan, zarar vermeden gün yüzüne çıkarmak.
Müzede Yerini Alacak
Peki sonrası? Bu etkileyici iskelet, Mersin Doğa Tarihi Müzesi'nde sergilenecek. Düşünsenize, bir zamanlar okyanuslarda özgürce yüzen bu dev canlı, artık bilime ve meraklı gözlere hizmet edecek.
Uzmanların dediğine göre, bu tür buluntular deniz biyolojisi açısından tam bir hazine değerinde. Her kemik, her omur, bize okyanusların derinlikleri hakkında yeni şeyler fısıldayacak.
Çalışmalar hala devam ediyor. Bazen bir kemik çıkarmanın saatler sürdüğü oluyor. Ama sonuçta -bence- buna değer. Çünkü bu sadece bir iskelet değil, aynı zamanda doğanın bizlere sunduğu bir öğrenme fırsatı.
Mersinliler ise oldukça heyecanlı. Şehirlerinde böyle bir hazineye sahip olacak olmanın gururunu yaşıyorlar. Kim bilir, belki de geleceğin deniz bilimcileri bu iskeleti görerek ilham alacak.