Baykar Teknoloji Lideri ve Kültür Medeniyet Vakfı (KÜME) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, şirketin tasarım felsefesine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Haliç Üniversitesi'nde düzenlenen "Tasarım İşi" etkinliğinde konuşan Bayraktar, Baykar'ın insansız hava araçlarının (İHA) tasarımında özgün bir yol izlediğini ve bu araçların kuşlardan ziyade balıklara benzediğini söyledi.
Özgünlük ve Köklere Bağlılık Vurgusu
Bayraktar, konuşmasında özgün tasarımın ve kimseye benzememenin Baykar'ın hikayesinin özünde yer aldığını belirtti. Bu yaklaşımın sırf aykırı olmak için değil, geleceğe yön verebilmek adına kritik olduğunun altını çizdi. Bayraktar, "Geleceğe yürüyebilmek için farklı olmanız gerekiyor. Şampiyon olabileceğine inanmayan bir takımın şans eseri şampiyon olması mümkün değil" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin büyük bir üretim ülkesi olduğunu ancak birçok alanda fikir ve tasarımın hala dışarıdan alındığını kaydeden Bayraktar, bu durumda sadece takipçi olunabileceğini, lider olmanın mümkün olmadığını vurguladı.
"Doğada Kuş Yerine Balığı Örnek Aldık"
Baykar'ın tasarım sürecine dair detayları paylaşan Selçuk Bayraktar, tüm tasarımlarda tamamen özgün bir form seçildiğini açıkladı. İlham kaynağının rahmetli babası Özdemir Bayraktar olduğunu söyleyen Bayraktar, şunları kaydetti: "Doğaya bakıp kuş yerine balığı seçtik. Normalde balık denizde yüzer. Herkes tasarımlarını kuşlara benzetmeye çalışır, bizim uçaklar balığa benziyor. Rahmetli babamın tasarımlarda büyük emeği var. Dolayısıyla o aykırı formda onun izlerini görebiliyorsunuz. Bir anlamda kendi köklerine güvenme ve öyle göğe uzanma fikrini görüyorsunuz."
Bayraktar, "Köklerden göklere" anlayışını anlatırken, bir ağacın göklere uzanabilmesi için köklerinin ne kadar güçlü olması gerektiği benzetmesini yaparak, medeniyet kökleriyle bağın yeniden kurulmasının önemine işaret etti.
Dezenformasyon Çağında Hakikat Arayışı: KÜRE Ansiklopedisi
Konuşmasında günümüzün en büyük sorunlarından biri olan dezenformasyona da değinen Bayraktar, KÜRE Ansiklopedisi projesinin bu ihtiyaçtan doğduğunu belirtti. Yapay zeka büyük dil modellerinin ve müellifi belirsiz dijital ansiklopedilerin ciddi hata riski taşıdığını vurguladı.
Kişisel bir örnek veren Bayraktar, bir dijital ansiklopedinin kendisinin Trabzon'da doğduğunu yazdığını, gerçeğin ise İstanbul olduğunu söyledi. Düzeltme talebine "Ben seni tanımam" yanıtı alındığını anlatan Bayraktar, "Hepimizin hakikate ihtiyacı olacak. Bu en temel, en önemli ve en güçlü mefhum" dedi. KÜRE Ansiklopedisi'nin, sorumluluk sahibi, güncellenebilir ve güvenilir bir kaynak olarak bu boşluğu doldurmayı amaçladığını ifade etti.
Endüstriyel tasarımın savunma sanayisindeki rolüne de değinen Bayraktar, veri terminallerinden ikmal sistemlerine kadar hemen her üründe endüstriyel tasarımcıların kritik dokunuşlarının bulunduğunu sözlerine ekledi.