Hedy Lamarr'ın Gizli Dehası: Hollywood'un Güzel Yıldızı, Wi-Fi'nin Öncüsü Çıktı!
Hedy Lamarr: Wi-Fi'nin Görünmeyen Kahramanı

Güzelliğiyle büyüleyen, perdedeki zarafetiyle izleyenleri kendine hayran bırakan Hedy Lamarr'ın arkasında yatan sır, yıllar sonra ortaya çıktı. Evet, o sadece bir film yıldızı değildi. Belki de bugün elinizde tuttuğunuz telefonun çalışmasını sağlayan teknolojinin arkasındaki isimlerden biriydi.

Nasıl mı? Hemen anlatalım...

Güzelliğin Ardındaki Zeka

1940'ların başında, II. Dünya Savaşı'nın gölgesinde, Lamarr ve avangart besteci George Antheil, torpidoların radyo kontrollü olarak hedeflerini bulmasını sağlayacak bir sistem üzerinde çalışıyorlardı. Bu sistem, frekans atlamalı yayılma spektrumu (FHSS) adı verilen bir teknolojiyi temel alıyordu.

Şimdi şöyle düşünün: Piyano rolleri ve otomatik piyanolar. İşte bu ikili, tam da bu mekanizmalardan ilham alarak, radyo sinyallerinin kesintisiz iletilmesini sağlayan bir yöntem geliştirdiler. Tabii o dönemde kimse bir oyuncunun böyle bir buluşa imza atabileceğine ihtimal vermemişti.

Patent Alıp Kenara Koydular

1942'de patent aldılar bu buluş için. Ama ne yazık ki ABD Donanması, "bir film yıldızının teknolojiye katkı yapabileceğine" inanmadı. Yıllarca raflarda tozlanan bu patent, sonraları modern iletişim teknolojilerinin temelini oluşturacaktı.

Şimdi düşünüyorum da, acaba o günlerde bu teknoloji ciddiye alınsaydı, belki de bugün çok daha farklı bir dünyada yaşıyor olurduk. Kim bilir?

Teknoloji Dünyasının Görmezden Geldiği Deha

Lamarr'ın bu buluşu, 1960'larda Küba füze krizi sırasında askeri gemilerde kullanılmaya başlandı. Ancak asıl patlama, 1980'lerde geldi. FHSS teknolojisi, hücresel iletişim, Wi-Fi, Bluetooth ve GPS gibi günlük hayatımızın vazgeçilmezleri haline gelen sistemlerin temelini oluşturdu.

İronik olan şu ki, Lamarr hayattayken bu katkısı hiçbir zaman hak ettiği değeri görmedi. Ta ki 1997'de Electronic Frontier Foundation tarafından "Pioneer Award" ile ödüllendirilene kadar...

"Güzel Kadınlar Ciddiye Alınmaz"

Lamarr bir keresinde şöyle demişti: "Güzel olmak bir lanettir. İnsanlar sizi bir ambalaj olarak görür. Eğer güzelseniz, zeki olduğunuza inanmazlar." Ne kadar da haklıymış meğerse.

Bugün, elimizdeki akıllı cihazlarla internete bağlanırken, aslında bir Hollywood yıldızının vizyonuna teşekkür borçluyuz. Belki de teknoloji tarihinin en şaşırtıcı hikayelerinden biri bu: Perdenin güzel yıldızı, modern iletişimin görünmez kahramanı oldu.