
Günümüzün dijital arenasında, takipçi sayılarıyla övünen bazı 'influencer'ların perde arkasındaki kirli oyunları, nihayetinde hesap verme zamanlarını getirdi. Ticaret Bakanlığı'nın eli, bu sefer çok sert indi!
Bir daha açılmamak üzere... Evet, tam olarak böyle. 30'un üzerinde sosyal medya fenomeni, yaptıkları bahis ve kumar reklamlarının bedelini hesap erişimlerini tamamen kaybederek ödedi. Kimileri için 'masum bir iş birliği' gibi görünen bu içerikler, aslında aileleri harap eden birer tuzaktan başka bir şey değildi.
Sayılarla Operasyon: Rakamlar Ne Diyor?
Bakanlık yetkilileri, adeta bir dijital dedektif gibi çalıştı. Toplamda 30 sosyal medya hesabı -ki bazılarının takipçi sayısı yüz binleri hatta milyonları buluyordu- tek tek tespit edildi ve yaptırım mekanizması işletildi. Bu hesapların tamamı, 7253 sayılı Torba Kanun'un ilgili hükümlerine aykırı hareket etmekle suçlandı.
Peki bu ne anlama geliyor? Basitçe söylemek gerekirse, artık bu platformlarda onları arayan bulamayacak. Silinip gittiler. Sanki hiç var olmamışlar gibi...
Peki Ya 'Ben Sadece İçerik Üretiyorum' Diyenler?
İşte en can alıcı nokta! Birçoğu, 'sadece bir içerik üreticisiyim' savunması yapmayı planlıyor olabilir. Fakat kanun, bu mazeretlere sıcak bakmıyor. Yasanın amacı, özellikle gençleri ve savunmasız bireyleri, cebini doldurmak uğruna insanları borç batağına sürükleyen bu sistemlerden korumak. Bu bir tercih meselesi değil, toplumsal bir sorumluluk.
Düşünsenize, bir anda karşınıza çıkan parıltılı bir reklamla 'kolay para' hayali kuran insanlar... Ardından gelen pişmanlık ve maddi kayıp. Bu, oyun değil.
Bakanlığın bu kararlı duruşu, aslında herkese net bir mesaj veriyor: Dijital dünya, kanunsuz bir batı yakası değil. Gerçek dünyada olduğu gibi, burada da kurallar ve sınırlar var. Ve bu sınırları aşanlar, sonuçlarına katlanmak zorunda.
Bir daha düşünün. Takipçiniz çok diye her iş teklifini kabul etmek zorunda mısınız? Sanırım cevabı hepimiz biliyoruz.