Tam da sosyal medyanın gündeminin durağanlaştığını düşündüğümüz bir anda, Ece Gürselin ismi her yerde yeniden parlıyor. Neden mi? Kendisi, katıldığı bir podcast yayınında dillendirdiği, oldukça net ve bir o kadar da tartışmaya açık evlilik kriteriyle fırtınalar estirdi.
Şöyle bir ortama düşünün: rahat, samimi bir sohbet havası. Sorular geliyor, cevaplar gidiyor. Derken konu ilişkilere, evliliğe geliyor. İşte o an Ece Gürselin, hiç tereddüt etmeden ve sözlerini hiç sakınmadan şunu söylüyor: "Benim için evleneceğim kişinin 'alt seviye' dediğimiz, belirli bir kesimden olmaması şart. Yani kültür seviyesi, entelektüel birikimi, bakış açısı benimle aynı düzeyde olmalı."
Bu açıklama, özellikle de 'alt seviye' vurgusu, sosyal medya platformlarını adeta bir anda alevlendirdi. Twitter'da bir dakika içinde binlerce etkileşim. İnsanlar ikiye bölündü adeta. Kimi "Sonunda doğruları söyleyen bir yıldız!" diye desteklerken, bir diğer kesim ise bu ifadeleri son derece elitist, hatta snob bulduğunu ve insanları aşağıladığını savunarak tepki gösterdi.
Fırtına Gibi Esen Yorumlar
Yorumların hızına yetişmek neredeyse imkansızdı. Bir kullanıcı, "Kendisi de çok üst seviyedeymiş artık!" diye alaycı bir tavır takınırken, bir başkası ise "Herkes kendi seviyesinde birini aramakta özgürdür, niye alınıyorsunuz ki?" diye savundu Gürselin'i. Instagram, Twitter, Facebook derken tüm platformlar bu ateşli tartışmanın etkisiyle çalkalandı.
Bu durum, aslında çok daha derin bir konuyu, toplumdaki sosyal sınıf algısını ve ilişkilerdeki 'seviye' kavramını bir kez daha gündeme taşımış oldu. Ece Gürselin, belki de farkında olmadan, üzerine uzun uzun düşünülmesi gereken bir kapı araladı.
Peki ya siz ne düşünüyorsunuz? Bir ilişkide veya evlilikte partnerinizin sizinle aynı 'seviyede' olması sizin için ne kadar önemli? Yoksa asıl önemli olan sevgi ve saygı mı? Bu soruların cevabı kişiden kişiye değişir elbet. Ama şu bir gerçek ki, Ece Gürselin'in bu cesur ve tartışmalı çıkışı, günlerce konuşulmaya devam edecek gibi görünüyor.
