Sarıyer Belediyesi'nden Kola Krizi Yanıtı: Sosyal Medya İddialarına Sert Çıkış!
Sarıyer'den Kola Krizi Yanıtı: Sosyal Medya İddialarına Sert Çıkış

Günlerdir sosyal medyada dolaşan o iddialara nihayet resmi yanıt geldi. Sarıyer Belediyesi, adeta bir fırtına gibi esen "kolalı içecek servisi" tartışmalarına dair sessizliğini bozdu. Ve bozduğu gibi de gürledi adeta!

Belediye Başkanı Şükrü Genç'in ağzından dökülenler, sosyal medyadaki gürültüyü bastıracak cinsten. "Bizim için milli duruş her şeyden önemli" diyor Genç, kelimeleri seçerek ve her hecesine vurgu katarak. Peki ya o iddialar? Onlar için ne diyor biliyor musunuz? "Asılsız" ve "kasıtlı" - iki kelimeyle özetliyor her şeyi.

Sosyal Medyanın Gölge Oyunları

Şu sosyal medya denilen alemde dolaşan bilgilerin ne kadarı gerçek, ne kadarı hayal ürünü? Sarıyer Belediyesi yetkilileri, son günlerde kendilerine yöneltilen eleştirilerin tamamen temelsiz olduğunu ısrarla vurguluyor. Hani derler ya, "yalanın ayağı kısa olur" diye - işte öyle bir durumla karşı karşıya olduklarını ima ediyorlar.

Bir belediye çalışanının anlattıkları ise durumu daha da ilginç kılıyor: "Biz her zaman olduğu gibi çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ama bir de bakıyoruz ki sosyal medyada adımız kötüye çıkarılmaya çalışılıyor." İnsan ister istemez düşünüyor: Neden? Kimin işine yarar bu tür asılsız iddialar?

Hukuki Süreç Başlatılıyor

Belediyenin avukatları şu anda dosyaları inceliyor. Ve anlaşılan o ki, bu iddiaların peşini bırakmayacaklar. "Hukuk yolumuz açık" diyor yetkililer, yüzlerinde ciddi ifadelerle. Peki bu ne anlama geliyor? Demek oluyor ki, iftira atanların yakın zamanda hukuk önüne çıkmaları işten bile değil.

  • Sosyal medyada dolaşan iddiaların tamamı asılsız
  • Belediye, hukuki süreç başlatmaya hazırlanıyor
  • Milli ve manevi değerlere bağlılık vurgusu
  • Şükrü Genç'ten net mesaj: Taviz yok!

Ortalık biraz durulduktan sonra insan düşünmeden edemiyor: Acaba bu tür iddialar neden ortaya atılıyor? Siyasi bir amaç mı güdülüyor, yoksa sıradan bir karalama kampanyası mı? Belediye yetkilileri bu sorulara yanıt vermekte temkinli davransa da, arka planda dönen bazı hesapların olduğunu ima etmekten de geri durmuyorlar.

Peki Ya Sonra?

Bu kriz belediye çalışanlarını nasıl etkilemiş dersiniz? Onlar işlerine odaklanmaya devam ediyorlar aslında. Ama şu var ki, sosyal medyadaki linç kültürünün ne kadar yıpratıcı olduğunu bir kez daha görmüş olduk. Bir çalışanın dediği gibi: "Biz burada vatandaş için çalışıyoruz, sosyal medyadaki gürültüye kulak asmıyoruz."

Ancak şunu da eklemeden geçemeyeceğim - bu tür durumlar kurumların iletişim stratejilerini gözden geçirmeleri için bir fırsat aslında. Belki de daha proaktif bir iletişim anlayışı benimsemek gerekiyor. Ne dersiniz?

Son sözü Belediye Başkanı Şükrü Genç'e bırakalım: "Biz doğrunun ve haklının yanındayız. Milletimize olan bağlılığımız asla değişmeyecek." Gerçekten de, bu tür kriz anlarında liderlerin duruşu her şeyden daha önemli değil mi?