Tam da sosyal medyanın gündemi unutmaya yüz tuttuğu bir sırada, eski bir kült filmden bir replik her şeyi altüst etti. Selvi Boylum Al Yazmalım - evet, o meşhur film - birdenbire Twitter'ın ve diğer platformların gündem maddesi oluverdi.
Olay şu: Filmdeki "Kadının yeri evidir" sözü, kimilerine göre masum bir replikken, kimileri için ise tam anlamıyla bir kıvılcım oldu. Öyle ki, bu söz üzerinden başlayan tartışma önce küçük bir alevdi, sonra kontrolden çıktı.
Sosyal Medyada Fırtına Gibi Esti
İlk tweet'ler görünüşte zararsızdı. Ama sonra? Sonrası malum. Taraflar siperlerine çekildi ve dijital savaş başladı. Bir kesim bu repliğin kadınları eve hapsetmeye çalışan gerici bir zihniyeti yansıttığını savunurken, diğer taraf bunun sadece bir film repliği olduğunu ve abartılmaması gerektiğini söyledi.
Aslında mesele sadece bu cümle değil tabii. Bu, daha derinlerde yatan bir gerilimin yüzeye vurmuş haliydi. Toplumun kadın rollerine bakışındaki farklılıklar, bir film repliği üzerinden kendine ifade alanı buldu.
Tepkiler Sertleşiyor
Peki ya tepkiler? Öyle hafif şeyler değil. Taraflar adeta dijital mermilerle birbirine saldırıyor. Bir yanda "Bu filmi savunmak kadın düşmanlığıdır" diyenler, diğer yanda "Sanata sansür mü uygulayacağız?" diye isyan edenler.
İşin ilginç yanı, tartışmanın giderek kişiselleşmesi. Artık sadece film konuşulmuyor; taraflar birbirlerinin zihniyetini, siyasi görüşlerini, hatta yaşam tarzlarını hedef alıyor.
- Tartışma nasıl bu kadar büyüdü?
- Bir kült film neden bu kadar sert eleştirilerin hedefi oldu?
- Sosyal medyanın gündem yaratma gücü mü bunu tetikledi?
Bazı kullanıcılar oldukça yaratıcı argümanlarla geliyor. Mesela bir kullanıcı "Filmin çekildiği dönemin şartlarını unutuyorsunuz" derken, bir diğeri "Sanat her dönem eleştirilebilir olmalı" diye karşı çıkıyor.
Sonuç: Kim Kazandı?
Aslında kimse kazanmadı. Tartışma hala sürüyor ve görünüşe göre daha da büyüyecek. Sosyal medya platformları bu tartışmanın etkisiyle adeta hareketlendi. Hashtag'ler trend oldu, paylaşımlar binlerce kez retweet edildi.
Belki de asıl kazanan, tartışmanın kendisi oldu. Çünkü bu olay, toplumdaki fikir ayrılıklarının ne kadar derin olduğunu bir kez daha gösterdi. Ve gösterdi ki, bir film repliği bile olsa, bazı konular hala çok hassas.
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Bu tartışma abartılıyor mu yoksa gerekli mi? Cevabınız ne olursa olsun, bir gerçek var: Selvi Boylum Al Yazmalım, yıllar sonra bile konuşulmaya devam ediyor.
