Bazen bir annenin yüreğindeki yangın asla sönmüyor. Ebru Şallı da tam olarak bunu hissettiren o paylaşımı yaptı işte. Sosyal medya hesabından yayınladığı o fotoğraf ve o sözler... İnsanın içini acıtan cinsten.
Pars'ı, henüz 9 yaşındayken kaybetmişti. O günler, aylar, yıllar geçse de -annenin evladına duyduğu özlem hiç dinmiyor. Doğum gününde paylaştığı o hüzünlü mesajda "Yüreğim hala yangın yeri" diyordu. Ne kadar çok şey anlatan bir cümle değil mi?
Bir Annenin Asla Bitmeyen Acısı
Şallı'nın paylaşımında dikkat çeken bir diğer ifade ise "tarifsiz özlüyorum" oldu. Öyle ya, bir evladın yokluğunu kelimelere dökmek mümkün mü gerçekten? O boşluğu, o acıyı anlatmak için hangi sözcükler yeterli olabilir ki?
Takipçileri ve sevenleri de bu duygusal anında yalnız bırakmadı. Yüzlerce yorum, binlerce paylaşım... Herkes o anne yüreğine bir nebze olsun destek olmaya çalıştı. Çünkü biliyoruz ki -böyle zamanlarda yalnız olmadığını hissetmek, en azından bir parça teselli olabiliyor.
Zaman Her Yarayı İyileştirmiyor
İnsanlar genelde "zaman her şeyin ilacı" derler ama bazı acılar var ki... Onlar zamanla hafiflemek bir yana, daha da derinleşiyor. Özellikle de bir evlat acısı. Ebru Şallı'nın her doğum gününde, her özel günde yeniden canlanan o acı, bunun en somut kanıtı adeta.
Paylaşımında kullandığı o fotoğraf da ayrı bir hüzün katmıştı. Pars'ın masum yüzü ve annesinin ona olan sevgisi -her şeye rağmen hiç solmamış. Tıpkı bir yangın yerinde kalan küle dönmüş ama hala sıcaklığını koruyan bir kor parçası gibi.
Acılar paylaşıldıkça hafifler mi bilinmez ama şu kesin: Ebru Şallı'nın yüreğindeki yangın, oğlu Pars'ın anısıyla hiç sönmeden yanmaya devam edecek.
