Kim demiş saç kurutma makinesi masum diye? Aslında o masum görünen cihaz, saçlarınızın en büyük düşmanı olabilir. Hem de farkında bile olmadan!
İşin acı tarafı şu ki, neredeyse hepimiz bu hatayı yapıyoruz. Sabah koşturmacasında, gece yorgunluğunda elimiz gidiyor o tuşa basmaya. Ama sonra? Sonrası pişmanlık...
Islak Saçla Yatak Arasında Gidip Gelen Tehlike
Şöyle düşünün: Saçınızı yıkıyorsunuz, havluyla kuruluyorsunuz ama hâlâ nemli. İşte tam bu noktada yapılan o kritik hata - ıslak saçla uyumak veya dışarı çıkmak. Aman tanrım, ne büyük bir gaflet!
Saç kökleri ıslakken inanılmaz hassaslaşıyor. Tıpkı ıslak bir iplik gibi - çekerseniz kopar, kopar da kopar. Üstelik bu sadece mekanik bir hasar değil. Nemli ortam, mantar ve bakteri üremesi için harika bir parti alanı sunuyor. Kim ister ki saç derisinde böyle bir şenlik?
Kurutma Makinesiyle Aşk-Nefret İlişkisi
Peki ya kurutma makinesi? O da masum değil hani. En yüksek ayarda, saç diplerine çok yakın tutarak kurutmak... Bu, orman yangını çıkarmak gibi bir şey! Saç telleriniz adeta kavruluyor, kökler şoka uğruyor.
Doğrusu ne mi? Makineyi en düşük ısı ayarında tutmak ve en az 15 cm uzaktan, sürekli hareket ettirerek kurutmak. Evet, biraz daha uzun sürüyor ama saçlarınız için değmez mi?
Doğal Kurumanın Büyüsü
Aslında en iyisi doğal kuruma. Ama bu, ıslak saçla dolaşmak değil tabii ki! Havluyla fazla suyu aldıktan sonra, hafif nemli halde kendi haline bırakmak. Belki biraz havadar bir ortamda...
Unutmayın, saçınız canlı bir organizma. Ona iyi bakarsanız, o da size gür ve parlak görünümüyle karşılık verir. Yok eğer ihmal ederseniz - ki bu hatalar ihmalin ta kendisi - o zaman dökülme, kırılma, matlaşma kaçınılmaz olur.
Son bir not: Saçlarınız dökülüyorsa ve bu önlemler işe yaramıyorsa, bir dermatoloğa görünmekte fayda var. Bazen altında yatan başka sebepler de olabilir. Ama en azından bu basit hataları yapmazsanız, saçlarınıza büyük bir iyilik yapmış olursunuz.
