Gözlerimi kapattığımda eski halimi hatırlıyorum ve inanın, aradaki fark bana bile inanılmaz geliyor. Türk müziğinin güçlü sesi Zara, son dönemdeki fiziksel değişimiyle adeta bir kelebeğe dönüştü. Kilo verme serüvenini anlatırken, "Bu bir mucize değil, disiplin ve kararlılık" diyor.
Aslında her şey, pandemi döneminde evde geçirdiği zamanla başlamış. Kendisiyle yüzleşme fırsatı bulduğunu söylüyor Zara. "Aynada kendimi gördüğümde, artık değişim zamanının geldiğini anladım" diye ekliyor.
Zara'nın Zayıflama Sırrı: İşte Altın Kurallar
Peki nasıl başardı bu dönüşümü? İşte Zara'nın kilo verme sırrını oluşturan o altın kurallar:
- Dengeli beslenme: "Asla aç kalmadım, sadece ne yediğime dikkat ettim" diyor. Öğün atlamamak ve porsiyon kontrolü en önemli kuralı olmuş.
- Düzenli spor: Her gün değil ama haftanın 4-5 günü mutlaka yürüyüş ve pilates yapmış.
- Mental sağlık: "Kendinizi sevmeden hiçbir şeyi değiştiremezsiniz" diye vurguluyor.
- Su tüketimi: Günde en az 2.5 litre su içmeyi asla ihmal etmemiş.
Biliyor musunuz, en zor kısmı sabah erken kalkıp spora gitmekmiş. "Bazen yataktan çıkmak istemiyordum ama hedefimi düşünüyordum" diye itiraf ediyor.
"İnsanlar Beni Tanıyamıyor!"
Zayıflama sürecinin en komik yanı ne biliyor musunuz? Eskiden tanıdığı insanların onu sokakta tanıyamaması! "Geçen gün bir arkadaşım yanımdan geçip gitti, sonra dönüp 'Zara mısın sen?' diye sordu" diye gülüyor.
Aslında bu dönüşüm sadece fiziksel değilmiş. Kendini çok daha enerjik ve mutlu hissettiğini söylüyor. "Sahneye çıkışım bile değişti, kendime olan güvenim arttı" diye ekliyor.
Zara'dan Altın Öğütler
Kilo vermek isteyenlere ne öneriyor? "Sakın mucize diyetlere kanmayın!" uyarısında bulunuyor. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir yol izlemenin önemini vurguluyor. "Bir gün değil, her gün aynı kararlılıkla devam etmek gerekiyor" diyor.
Ve son bir not: "Bu yolculukta kendinize zaman tanıyın. Ben 6 ayda değil, tam 1.5 yılda bu sonuca ulaştım. Sabır en büyük anahtar."
Zara'nın bu inanılmaz dönüşümü, aslında hepimiz için bir ilham kaynağı. Değişim mümkün, yeter ki isteyelim ve çalışalım. Sizce de öyle değil mi?
