Gökyüzündeki ayın hilal şeklini aldığı o anı bekliyoruz yine. Çünkü biliyoruz ki, İslami takvimde bazı aylar var ki, adeta zamanın çerçevesini aşıyor. İşte Safer ayı da onlardan biri – belki de en çok yanlış anlaşılanı.
Peki 2025'te Bu Mistik Ay Ne Zaman Başlıyor?
Hesap makinesini eline alanlar için söyleyelim: 2025 Safer ayı, Miladi takvimle 1 Ağustos Cuma gününe denk geliyor. Ama durun, hemen "ohoo" demeyin. Çünkü hilalin görülmesi meselesi var bir de – o yüzden 1 gün önce veya sonra kayabilir bu tarih.
Şimdi gelelim asıl meseleye... Bu ay neden bu kadar önemli? Sokakta durup sorsanız, belki "uğursuz" diyenler çıkacaktır. Ama işin aslı öyle değil – hem de hiç!
Safer Ayının Bilinmeyen Yüzü
Eskilerin "iki bayram arası" dediği bu dönem, aslında bir nevi manevi hazırlık zamanı. Kışın son perdesi gibi düşünün – bahar gelmeden önceki o sessizlik hali.
- Bu ayda özellikle sadaka vermek, adeta manevi bir sigorta gibi görülür
- Duaların kabul olma ihtimalinin yüksek olduğuna inanılır (özellikle perşembe geceleri)
- Peygamberimizin bazı önemli hastalıkları bu ayda atlattığı rivayet edilir
Bir de şu var tabii: "Safer'in son çarşambasında balık yağı içersen bütün yıl hasta olmazsın" diye bir söz dolaşır durur Anadolu'da. Bilimsel mi değil mi orasını bilemem ama, nenem hep yaptırırdı bize – işe yarıyor muydu? Eh, en azından psikolojik olarak kesinlikle evet!
Modern Zamanda Bir Geleneği Yaşatmak
Günümüzde her şeyin hızla aktığı bir dünyada, böyle zaman dilimlerini fark etmek neredeyse lüks oldu. Ama şunu unutmayın: Bu ay, telaşlı hayatlarımıza bir mola vermek için biçilmiş kaftan.
Belki de bu yıl şöyle yapabilirsiniz: Telefonunuzun takvimine bir hatırlatma koyun. Safer ayı başladığında, en azından bir gün olsun negatif konuşmalardan uzak durmayı deneyin. Bir fakirin yüzünü güldürün. Belki de içinizdeki o "uğursuz" algısı yavaş yavaş eriyip gidecek.
Son bir not: Eğer bu ay içinde bir sıkıntı yaşarsanız, hemen "Safer ayı işte" diye düşünmeyin. Çünkü inanç sistemimizde, kötülüğün belirli zamanlara hapsedilmesi diye bir şey yok. Her şey Allah'ın takdiri – bunu unutmayalım.
