Bekleme Süresi Kabusu Bitiyor mu? AYM'den Boşanmış Kadınlar İçin Çığır Açan Karar!
AYM'den Bekleme Süresi Kararı: Kadınlar İçin Yeni Dönem!

Tam da 'Artık bu kadar yeter!' dediğiniz anda karşınıza çıkan o meşhur bekleme süresi meselesi... Yıllardır tartışıla tartışıla bitmek bilmeyen, boşanmış kadınların hayatını adeta askıya alan o kural nihayet Anayasa Mahkemesi'nin radarına takıldı. Ve işte bomba karar!

Şimdi oturun çünkü anlatacaklarımız var. AYM, bir kadının yaptığı bireysel başvuru üzerine harekete geçti ve diyor ki: "Bu bekleme süresi meselesi, temel hakların ihlali anlamına gelebilir." Evet, yanlış duymadınız!

Peki Nedir Bu Bekleme Süresi Meselesi?

Meşhur iddet bekleme süresi... Boşanmanın kesinleşmesinin ardından kadınların 300 gün boyunca yeniden evlenememesi. Adeta hayatlarının üzerine çizilmiş kırmızı bir çizgi. Amaç ne? Doğacak çocuğun babasının kim olduğunun karışmaması. Fakat günümüzde tıp teknolojisi bunu rahatlıkla çözebiliyor - DNA testleri her şeyi ortaya koyuyor.

AYM, tam da bu noktada devreye girdi. Başvuruyu yapan kadının, "Bu süre benim kişisel haklarımı ihlal ediyor" iddiasını haklı buldu. Mahkeme, artık tıbbi imkanların bu kuralı gereksiz kıldığını vurguladı.

Mahkemenin Gerekçesi Çarpıcı

Biliyor musunuz, AYM kararında şu ifadelere yer verdi: "Gelişen tıp teknolojisi, babalık tayinini kesin olarak belirleyebiliyor. Dolayısıyla 300 günlük bekleme süresi artık orantısız bir müdahale haline gelmiş durumda."

Bu karar sadece bir kişiyi değil, benzer durumdaki yüzlerce kadını ilgilendiriyor. Hukukçulara göre, bu karar sonrasında ilgili kanun maddesinin değiştirilmesi için TBMM'de hareketlilik bekleniyor.

Sırada Ne Var?

AYM kararı, Resmi Gazete'de yayımlandıktan sonra yürürlüğe girecek. Ardından TBMM, ilgili kanun maddesini değiştirmek zorunda kalacak. Eğer değiştirmezse, AYM'nin kararı doğrultusunda madde iptal edilebilecek.

Hukukçular bu kararı "tarihi" olarak nitelendiriyor. Kadın hakları açısından önemli bir dönüm noktası olabileceğini söylüyorlar. Tabii bu arada, muhafazakar çevrelerden de tepkiler gelmesi bekleniyor.

Sonuç olarak, Türkiye'de aile hukuku alanında önemli bir değişimin eşiğindeyiz. Kadınların özel hayatlarına yapılan bu müdahalenin son bulup bulmayacağını önümüzdeki günlerde göreceğiz. AYM'nin bu cesur kararı, belki de pek çok kadının hayatını kökten değiştirecek.